ŞİİR TADINDA KALIN

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
"Ne yapıyorsam ne düşünüyorsam hep senin için.. Bir boşlukta gibiyim gidersen o boşluğa düşecek gibiyim. Sen varsın dayandığım. Bir tek sen.. Karanlık korkusu, yalnızlık korkusu var ciğerime inen, biraz sigara dumanı, biraz sevgimin acı veren yani...

Sen varsın diyorum ya, aslında yoksun; sensiz olmaz diyorum ya, aslında sensiz yaşıyorum... Bir de sevgin olmasa beni yaşatan. Beni asıl boşlukta tutan, derde boğan senin o masum sevgin. Canimin nefes alamayan parçası, bir tanem, bir çiçeği düşün susuz yasayabilir mi..? Ben bir çiçeğim güzel olması önemli değil senin çiçeğinim, sen yokken boynu bükülen sen varken capcanli, hayat dolu fakat her zaman solmaya mahkum bir çiçek... Çiçekler içlerinde su olmadan yasayamazlar. Bende böyleyim işte. İçimde sen olmadan yaşayamam. Belki yanımda değilsin ama içimdesin, içimde bir karanlıksın.

Üzülme seni seviyorum diye, üzülme böyle oldu diye.. Ben biliyorum senin hatan değil, hata bende.. Sen sadece masum bir yüzsün. O yüzün hatlarını ben yaşıyorum, başkasına gülümsediğinde gerilen yüzünün acısını ben çekiyorum. Sakın ağlama, gözyaşlarına dayanamam...

Beni yüzünde bir leke olarak düşün, hep seninle olacak hatta seninle beraber toprağa girecek bir leke.. O leke seni güzelleştiriyor olsun. Sev o lekeyi ama leke olduğu için, seni güzelleştirdiği için değil.! Değersiz bile olsam ömrünce yanında taşıyacağın her hangi bir şeyin olayım fakat beni sakın unutma.

Senden öncesi diye bir şey hatırlamıyorum. Senden sonrasının da olmasını istemiyorum. Seni yanlış yazılmış bir yazı gibi silmek istemiyorum kaderimden. Belki de o yüzden kurtulamıyorum neden bu kadar çok sevdiğimi merak ettiğin sevgiden.

Sana son bir şey söylemek istiyorum. Sen gülerken ben ağlıyor olursam, sakın benim için üzülme. Kimseye ah etmem, kimseye düşmanımsın demem. Bana en büyük kötülüğü edene bile.. Ama biri seni üzüyor yada üzerse iste o benim düşmanımdır. Sakin benim için üzülme "beni bana düşman etme"
Sonbaharda yeşeren umutların olsun seni gerçekten seven çiçeğin...""
      Çaresizim dön!
      Seni kaybetmeye dayanamam elimde değil bu
      Seni düşünmeden edemiyorum..
      Seni düşünmeden geçip giden bir tek  saniyeyi bile
      kayıp sayıyorum ve yasaklıyorum kendime...
      Hiç bir zaman ümidimi kaybetmeyeceğim,
      Ben seni burada hep bekleyeceğim...
      Ta ki yok olup gidene kadar..
      Bir dilek tut sevdiğim bu gece gökyüzünden
      Bir yıldız daha kayıyor...
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
    Vazgecilmezim

    insanin icine isleyen bir ayaza ev sahipligi yapan kis sabahinda,disardaki iki metre kari bile eritebilecegini düsünüyorsam...
    Uykudan yüzümde mutlu bir gülümseme ile kalkip benimle birlikte uyanan güne senin adini veriyorsam...
    Evimin bütün duvarlarinda senin yüzünü görüp,bana baktigini hissediyorsam...
    Ve bu beni her gün hep ayni sekilde heyecanlandiriyorsa...
    ictigim cayin sekeri,sigaramin dumani,kahvaltimin her lokmasi sen oluyorsan...
    Sokakta bana bakan her insan,yüzümdeki tarifsiz sevinci görüp hayrete düsüyorsa...
    Sevdigin sarkiyi defalarca basa alip bikmadan defalarca dinleyebiliyorsam...
    O sarkinin her sözüne seninle ilgili ayri bir anlam yüklüyorsam...
    Yüzlerce kisinin arasinda bile kadehimi sadece senin serefine kaldiriyorsam...
    Basimi döndüren seyin aslinda icki degil,sana olan askim oldugunu biliyorsam...
    Yorucu bir günün sonunda ufacik bir sözünle,bir gülüsünle uzun bir tatilden dönmüs gibi enerji doluyorsam...
    Ve o enerjiyle hic uyumadan günlerce calisabilecegimi duyumsuyorsam...
    Gün boyu saatleri,dakikalari sayip "Neden gecmiyor bunlar" diye hayiflaniyorsam...
    Ve hep seninle bulusacagim ani bekliyorsam...
    Kitap okurken seni düsünmekten kendimi alamayip ayni satiri defalarca tekrar ediyorsam...
    Sonra sana bunu anlattigimda birlikte ne kadar gülecegimizi düsünüp keyifleniyorsam...
    Seninle ilgili planlar yapiyorsam...
    Sadece varsayimlara dayali olsa bile o planlari mükemmellestirmek icin  her ayrintinin üzerinde dakikalarca düsünüyorsam...
    izledigim filmdeki basrol oyuncularinin yerine kendimi koyup "Biz olsaydik böyle yapardik" diyorsam...
    Yüzyillardir sevgililerin kullandiklari klasik sözcüklerin benim duygularimi anlatmaya yetmedigini fark ediyorsam...
    Yine de bunlari söylemekten hic ama hic bikmiyorsam...
    Askimin coskusunu sana yansittigimda senin de bana ayni coskuyla karsilik verecegini biliyorsam...
    Kahkahanin en güzelini seninle atacagimi,yemegin en güzelini seninle yiyecegimi düsünüyorsam...
    "Hayatinin en anlamli seyi ne" diye sorduklarinda tereddüt bile etmeden senin adini verebiliyorsam...
   
    Sen benim icin vazgecilmez olmussun demektir....


 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
SENSiZLiGE SiTEM

En aci yalnizlik,senin verdigin yalnizlik oluyor.Sen yokken hersey dügümleniyor bogazima, yutkunamiyorum. Nefes alamiyorum, sıkısıyor kalbim. Bulundugum yerde yigilip kalacakmisim ve bir daha hic kalkamayacakmisim gibi geliyor bana.

Oysa senden önce de yalniz kaldi bu yürek. Gidenlerin biraktigi tortuyu tasimayi bildi. Bir tek sen böyle caresiz birakiyorsun beni. Bir tek sen yoklugunla beni ölüme tasiyorsun.

Ama elini uzattiginda degisiyor hersey. Yoklugun dilimde biraktigi o aci tat, kalbimdeki o agri, yüzümdeki o üzgün tavir kayboluyor. Yüregim deli bir irmak gibi caglamaya basliyor. Hic bitmeyen bir coskunun icinde buluyorum kendimi.

Renklerin güzelligini yeniden kesfediyorum. Her renge senin adini veriyorum. Baska hicbir duygu sana yakin olmanin, seninle olmanin verdigi hazzi vermiyor bana. Sana ulasacaksam eger, hic sikayet etmeden kat ediyorum kilometreleri. Yollari, icimdeki tarif edilmez o deli heyecanla asiyorum.

Gördügümde seni, titriyorum, bir yaprak gibi sallanmaya basliyorum. Saklayamiyorum gülüslerimi. Sevinc duygusu, yüzümden bütün hücrelerime yayiliyor. "Ne güzel" diyorum."Yasamak ne güzel..."

Gercektende öyle... Seninleyken hicbirseyden korkmuyorum. Her zorluga katlanabilecek gücü sen veriyorsun bana. Bir de anlatabilsem sevdani... Yetersiz kaliyorum, bu aski tarif edecek kelime bulamiyorum. Yaptigim her seyde, gittigim her yerde sen de oluyorsun.

Yine de seni sana sikayet etmekten baska carem yok. Zamansiz gidislerin felc ediyor beni, yapma... Böylesine severken seni, yoklugunun acisina dayanmak kolay olmuyor. Hani sen varken tikir tikir isleyen zaman, yoklugunda duruyor. Ne gece geciyor, ne gündüz. Ne ictigim suyun tadi var ne yedigim yemegin. Günlerce ac kalsam hissetmem, biliyorum.

Sitemdir, dogru. Yoklugunun bu kadar dayanilmaz oldugunu söylemeyip de saklasam kime faydasi olacak?Her zaman duygularin acikca ifade edilmesinden yana olan ben, bunu saklayabilir miyim ki?

Gitme yar,sensizligin o korkunc girdabinda tek basima birakma beni.

Seni yasamak istiyorum, seni...


 
C

C@NiK

YÜREĞİMİN GÖZLERİNDE

SEN VARSIN



O  kadar yürekten bakma bana

Zaten gökler bir ağıt armonisi

Rüzgârlar şaşırmış bir çağın bestesi

O kadar derinden bakma diyorum

Sabrın duvarlarını yıkar

Suç işlerim sonra

Kaderin cidarını zorlamaya

Ne senin hakkın

Ne benim hakkım var.



Kımıldamadan böyle ufka daldığımda

Ne güzel geceleri bu şehrin

Ne körfezin sessizliği

Dindiremiyor içimde başlayan fırtınayı

Ağlıyorum

Ağlıyorum öylesine ferahlıyorum bazen

Ve sen bırakıp gittiğin zaman beni

Deniz yeniden köpürüyor

Dalgalar sığmıyor yüreğime

Yüreğimin gözlerinde sen varsın
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
C@DI cok teşekkür ederim :$

hem katkıların için hem de verdiğin değer için teşekkürler :$
 

derin***

Multi Aktif Üye
Katılım
18 Mar 2006
Mesajlar
11,170
Tepkime puanı
0
Yaş
36
paylaşımın için saol çok güzel olmuş arkadaşım ;)
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
sen de saol derin begenmene sevindim ;)
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Simdi yokluguna yazarim seni...

Aklimin içindesin gözleri ceylan güzeli
Böyle votka böyle sigara böyle çocuk
Sensizim ...
Ne yapsam paylasamam varligini
Ben giderim bu sehirde birakip seni
Sen unutur musun bilmem
Beni ve seni özlemisliklerimi..

Ay bir garip dogar yokluguna
Rüzgar bir baska eser
Yagmur zaten gözlerimden asina sensizlige
Dudaklarin düslerime girer
Bu deniz beni hiç böyle üzgün görmedi
Dilimde dualar ,düsümde dügüm..
Lakin gidiyorum bu sehre birakip seni
Bir parça da benden katip bu sehre...

Bu yarim ay ve bu deniz
Sahittir gözlerinin rengine
Vakit ne yapılsa sabaha çikmaz
Alkol böylesine girmisken içime
Dinletemem sözümü gözlerime
Isiklari söndürür bir kandil yakarim
Bu gece seni aglarim..

Sarhosum...
Hem votkadan hem senden
Böylesi özledigim bilmem ki neden
Neden böyle dualar düsmez dilimden
Bilirim daha çok çekecegim vardir gözlerinden
Simdi saçlarimda parmaklarim hüngür hüngür aglarim seni
Yüzüm gözüm sırıksıklam
Sırılsıklam peçeteler masada
Titrek kandil ışığında sana aglarim...

Yokluguna dayanamam
En çok yoklugunu bilirim
Ama alisamam..
Gözlerinsiz ve artik dudaklarinsiz yapamam
Elini isterim saçlarimda
Ne kadar dokunursan o kadar yetinirim
Dokunmazsan beklerim..

Sen seni bekledigimi bilir misin böyle gecelerde
Kalan zamanimla seni paylasamam
Kalsam göremem seni
Gitsem baska yerde yapamam
Bilmem sen ne kadar arasin beni..

Ben yasanmamislari özlerim sanki yasanmıs gibi
Bu gün olmadı yarin,yarin olmadi ertesi
Bu sehirde birakirim seni çekip giderim
Aklimda gözlerin gözlerimde yaslar
Kurur çatlar dudaklarim
Yağmurlarda dudaklarini ararim
Bu gece sana aglarim
Artık dayanmaz kalem
Beyhuda geçmesin isterim şu sayili vakit artik
Her lahza senin olsun bundan böyle..

Böyle dizeler yazacagima yokluguna
Varligina sarkilar söyleyeyim
Gözleri ceylan güzelim
Sana bir türlü doymaliyim
Simdi böyle sarhos veya çakirkeyif
Açip telefonu sana aglamaliyim
Atip kendimi denize kapina yüzmeliyim...

Bilsem ki yalnizsin
Tutamaz beni bu çilginca dönen dünya
Bu sözümü dinlemeyen vücud
Bu alkole yenik, kafa bir yana
Kosar, uçar, kaçar gelirim yanina
Hiçbir art niyetsiz girmek için koynuna
Saçlarina dayarim basimi
Yüregimi ellerine veririm
Kesin aglarim bilmem ki neden..

Simdi su an duyabilsem sesini
Yoklugunu yalnizligima meze yaparim
Böyle karanlik, böyle titrek ya bu isik
Korkarim..
Bu gece sana aglarim
Seni birakir giderim bir gece bu sehirde
Yüregimin kösesini denizlere atarim
Dalgalarda savrulurum gözlerine
Duvarlarla konusurum
Seni bagiririm yildizli gökyüzüne
Sen kokan yastigima seni aglarim..

Bir dizeden digerine yazar dururum seni
Gelsen diye bekler dururum
Gözlerinden doldururum her bir kadehi
Her yudumda yoklugunu içerim
Senden sarhos olur bir köseye atarim bu vücudu
İlk elime geçene sarilirim..

Bu gece seni aglarim...
Sen bir yerinde sıkılır bırakırsın siirimi
Ben içmeye devam edip gözlerini
Her yerine sayfaların yine seni yazarım
Kelimeler sarhos olur
Sesim ölür giderayak
Son gücümle gözlerinin ararım
Bu gece seni aglarım
Çakmagımla kibritleri yakarım.
Işık batar gözlerime
Gözlerimi kaparım karsımda gözlerin
Gözlerin batar gözlerime
Sarılırım bir yanımda sensizlik
Sarılırım bir yanımda yoklugun
Yüzünde parmaklarım gezinir
Ellerimle yüzünün resmini çizerim yüzüne
...


 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Ben Böylesini Seviyorum Aşkın



Biliyorum…
Yüzlerce kez böyle başladım anlatmaya…

“Geceydi…

Ve yağmur yağıyordu…”

Çünkü ben hep aşıktım…

•••

Bilesin diye…

Bıkıp usanmadan…

Anlatıyorum işte…

Çünkü sen, seni koruyan çatının altında ve benden habersiz…

Belki geceden ve yağmurdan bile…

Herşeyden habersiz…

Kimbilir ne yapıyorsun?

Ve ne yapıyordun?

•••

Geceydi ve yağmur yağıyordu…

Ve nefes alıyordum…

O damlaların yüreğime her değdiğinde çıkardığı ses…

Ateşin suyla buluşması…

Serinlik…

Ve nefes alıyordum…

•••

Geceydi ve yağmur yağıyordu…

Ben böylesini seviyorum aşkın…

Evler geçiyorum… Hatta sokaklar…

Herkes birşeyleri yaşarken ve birşeylere aitken…

Aşkı yaşıyorum…

İhtimal midir kavuşmak?

•••

Sen bilesin diye anlatıyorum; ama benden habersizsin…

Kendinden bile…

•••

Kaldırımlar…

Sokak lâmbaları…

Günü gelip konuştuklarında…

Şahit olacaklar…

“Bu adam, aşka aitti” diyecekler…

“Bıkıp usanmadan aradı” diyecekler…

“Yandı” diyecekler…

•••

Sen ve herkes uyurken...

Ben gece ve yağmurla; sokaklarda…

•••

Kaldırımlar bilir beni…

Sokak lâmbaları bilir…

Ve sabah ezanları…

•••

Gece gitmeye hazırlanırken…

Sessiz şadırvanlarda serçelerle buluşurum…

Yağmur diner… Yapraklar titreşir tatlı bir rüzgârla, koyu yeşil…

Çeşmelerden akan suda yıldızlar parıldar; kurşunî…

Aşk bulur beni…

•••

Ben böylesini seviyorum aşkın…

Senden habersiz…
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Bir mum yaktım, bugüne inat...

Ve gizlendim gecenin büyüsüne...

Yalnızlığımın koynuna sokulup, yalnızlığı düşündüm...

***

Herşey belli belirsiz...

Herşey, bir garip mumun zayıf ışığına teslim ve titrek...

Odamın sahibi ve hayaletiyim şimdi...

Korkanı ve korkutanı...

Elimi uzatsam, aydınlığa boğabilirim herşeyi bir anda...

Ve herşey ortaya çıkmanın ve kendini göstermenin kibriyle beynime üşüşür...

Önce kitaplar...

Duvardaki saat ve sesi...

Yerdeki halı...

Hatta duvarın rengi...

***

Ama bu zayıf ışık...

Herşey, bir garip mumun zayıf ışığına teslim ve titrek...

Ben bile...

Yüzüm geçmişin ağırlığı, geleceğin belirsizliği altında ezilmiş...

Yüzümde karanlık...

Gözlerim, karanlığın korkusuna sinmiş eşyalarımda, beni arıyor...

Bu odada ne varsa; hepsi benim maceram...

Hepsini esir aldım...

***

Şu kitapların herbirini ben seçtim...

Burada olmalarının sebebi benim...

Değer verdim onlara... Onların macerasına talip oldum...

Paylaştım duygularını... Sevgilerini ve ayrılıklarını...

Kahramanlarına yol arkadaşı oldum...

Hepsini tanıyorum işte...

Belki sadece sırtları görünüyor...

Belki bir çoğunu uzun zamandır elime bile almadım ama...

Hepsini tanıyorum işte...

Cömertçe bakıştım onlarla...

Hergün defalarca...

Bir kez okudum belki ama, bin kez yaşadım...

***

Şimdi inadına bir mum yakışım...

Yalnızlığımı özlemekten...

Yüzlerce yazar...

Binlerce kahraman...

Ve o kadar macera..

İşte hepsine, “Bugün izinlisiniz” diyorum...

Bugün ben, bana lazımım...

Yalnızlığımı özledim...

***

Ne kadar titreseler de , müşfik bir karanlığa teslim ettim onları...

Uykuya yatırdım...

Belki gözucuyla seyredeceğim yine de...

Severek...

Ama...

O kadar işte...

***

Boş verin şimdi yerdeki halının, oturduğum sandalyenin, üzerine abandığım masanın macerasını...

Bitmez...

Tam kendimi dinlemeye koyulmuşken, başlarsam anlatmaya...

Mesela şu içinde kalemler olan kavanozu bile...

Ve hatta arka ucunda diş izlerim olan boyasız kurşun kalemi...

Bitmez...

Bu odanın her satırında...

Her harfinde...

Ömrümden kattığım...

Feda ettiğim zamanlar ve duygular var...

Koşar adım giderken ölüme, “Hayata neresinden başlamalıyım” diye düşünüyorum hala...

Ve yorulup...

Bir mum yakıyorum işte...

Karanlığın aynasında kendimi seyrediyorum...

Yalnızlığımın koynuna sokulup...

***

Biliyorum...

Ölüm bana geliyor...

Ben ona gidiyorum...

Her saniye kısalıyor hayatım...

Gönlümün heybesi ağırlaşıyor...

Biraz daha fazla şey götürmek için belki...

Daha çok şey yaşayıp...

Daha çok anlamak için..

Ama...

Cevabı zor sorular birikiyor...

***

Kendime anlatırken bütün bunları...

Kime anlatıyorum aslında...

“Er kişi niyetine” dediklerinde...

Hangi dağın taşından kesilmiş bir mermer hazırlanır başucuma...

Hangi yürek yanar?

Hangi yürek yanması serinletir içimi?..

Kuruyan dudaklarıma miras kalır?..

***

Ben...

Zamanın, mekanın ve eşyanın kucağından sıyrılıp...

Yalnızlığıma sığındım şimdi...

Birazdan ezan okunacak...

Bu karalama kağıtlarını buruşturup fırlatacağım...

Bir daha başlamak için yaşamaya...

Şafak sökmeden...

Şimdi ezan okunacak...
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Unutamadım..

Ne yazilmali ki silinip gitmesin, ne söylenmeli ki unutulup bitmesin. Sessizlikle başlayan bir hikaye bu. Eger bagladigi gibi bitecekse sonu, yasanan her ne varsa sil, gitsin. Hayallerde gerçek gibi yasarken seni, umutlarda bitti bir zaman, sevgiler de. Seni seviyorum çünkü ne zaman siir okusam, misralarindan sen akiyorsun, gözlerimden yaslar süzülüp resmine damliyor, sessizlik sarariyor içimde, susuyorum. Tam buldum dedigin anda kaybetmek nedir bilir misin? Atilmisligi hissettigin oldu mu? Hayaliyle yasamayi ezberledin mi? Delicesine sevdigin ama onun seni sevmedigini ögrendigin o ani hiç yasadin mi? Onun eksik yanlarini bile sevebildin mi ? Terkedilice ilk defa görüyormus gibi baktinmi? Elvedasiz ayriliklar acitti mi içini? Göz kapaklarina inat, uyumadigin oldu mu gecelerce? Sadece mum isiginin aydinlattigi odanda onu düsündügün oldu mu saatlerce? Ellerin onsuz kaldiginda üsüdün mü? Duyuyorum susuyorsun, yine susuyorsun, tipki o zamanki gibi söylemiyorsun.

Seni seviyorum çünkü hergün biraz daha tükenirken hersey, benligim sesizce inliyor ben susuyorum. Bir an elinden tutuyorum, biran sonra belki de tamamen elimden kayip gitmis oluyorsun, anlayamiyorum.Yine sensiz kaliyor kollarim, yine islaniyor gözlerim. Yasamam için tek nedenimdin sen. Fakat binlerce sebep vardi seni sevmem için. Seni seviyorum çünkü yasanacak bütün imkansizliklarda sen varsin. Biryerlerim aciyor durmaksizin. Sessizligin çok sey söylese de bazen susmanda incitir beni. Bilirim, belkide en iyi ben bilirim ki, susmasini bilmek, bildigini söylemekten daha zor.

Bir uçurum gibi derinlesen sessizlik, bizi birbirimizden ayirdi bile. Yenildik dostlugumuza, zamana, yalnizliga, yenildik iste! Sinsice sardi sessizlik, böyle birdenbire, ansizin... Ve ben hala unutmam gerektigini söyleyenlere inanmiyorum. Hissettiklerimi söylemektense dost kalmayi, seni sensiz yasamaktansa susmayi tercih ederim. Senin beni sevme fikri bile beni mutlu edebilecek kadar güzel ve asil! Seni seviyorum çünkü sen benim siyah beyaz dünyami renklendiren o çok az seyden birisin. Sensiz her andan korktum, korkuyorum. Alip gitme ellerini, alip gitme gülüslerimi, götürme düslerimi. Sen benden gittin gideli öyle biktim ki sensiz kendimden. Seni seviyorum çünkü hala birseyler var vazgeçemedigim. Ben herkes için siir yazmazdim, bu hep tuhaf gelmisti. Fakat simdi senin için siir yazmamak tuhaf geliyor.

Bu yillarca sürecek ve de hiç dinmeyecekmis gibi düsünürken, görüyorum ki anlamini yitiren birseyler var aramizda. Seni seviyorum çünkü tam herseyden vazgeçmistim ki, karanligimin perdesini yirtti ellerin. Ama yine direndik sessizlige, hala konusulmadan kalan öyle çok sey varki! "Sustugun yerde bir seyler kiriliyor" Nasil söyleyecegini sende bilmiyorsun besbelli.. Susman gerekiyor diye susuyorsun belkide, dostlugumuz için.. Kalbim sendeyken her adimda, aklim sendeyken her dakika, unutmadim, unutamadim iste!
 
C

C@NiK

Anlar Gibiydin…

Oysa sen, onlar gibi değildin... Anlar gibiydin.

Zaman aktı, geldikleri gibi gitmesini bilen cinslerden. İnsanlar konuştu, uzun
uzun ve sık sık. Gözlerim uzun süre gittiğin noktada bakakaldı, ayak izlerine.
Kaybolmayan sevgin gibiydi gözlerim, yokluğunun aksine.

Uzun zaman geçti.
Sen biteli...
Ve ansızın çekip gideli...

Uzun zaman geçti. Bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar dakikalar. Yavaş aktı
yokluğunu düşündüğüm anlardaki cümlelerim. Ve hiçbir şey diyemeyişim. Yavaştı
zamanın akışı...

Hiç kimseye benzetemediğim yanların içindi sende kalan suskunluğum. Ve en çok
seni söylemekti, seni sana anlatmaktı doyasıya. Ve her iki cümle arasında hiç
kimse olmayışının ifadesini anlatabilmekti her düşüm. Düşlerimi
gerçekleştirdiğim kadar düştüm, giderken gözlerinin içinden...

Dakikalar içinde, çok fazla öldüm.
Her damla da tekrar tekrar öldüm...
Ve sen beni anlayan gözlerinin aksine,
beni tane tane terk ettin kendi içinde...

Ve gittin. Ansızın bittin… Gidişinin ayak izlerinde seni izlerken, beni
düşürdüğün son umudum geldi gözlerimin önüne...

Anladım. Ben senin için. Hiçbir şey değildim. Hiç kimse de değildim. Son terk
eden hep bendim, ayaklar altında kalan göz yaşlarımın ıslaklığında serinleyen
her bir kum tanesiydim...

Ölen bendim... Giden sen...

Oysa sen, onlar gibi değildin...
Anlar gibiydin.
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
tşkr ler Cadı ;)
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Yüreğim


Bazen bir damla damlar gözlerimden yüreğime
Ve bazen sinsi bir alevde yanar yüreğin
İşte o an susarsın...?
Susmak istemesen de susturur ağlamışlıkların
Ve tüm yaşanmışlıklarını unutursun
Unutmak istemediğin her ne varsa unutursun bir anda...

Gülmek istediğinde bir bıçak saplanır yüreğinin tam ortasına
Ayrılıktan arta kalan bir bu acıdır yüreğime
Ve sadece göz yaşlarında kaybolan gemiye benzer yüreğim
Ve el deydiğinde kanayan yaraya...

Okyanus dibindeki inciye benzer yüreğim
Her batışında, sabahı bekleyen güneşe benzer
Ve sandala Benzer...?
Her kürek çekişinde bir adım daha atarsın hatıralara
Hatırlamak istemediğin her ne varsa hatırlarsın
Bilmek istersin aşk'a dair her şeyi
Ve sonra bildiklerinde utanırsın...

Gonca bir güle benzer yüreğim...
Her yağmur damlasında var olduğunu anlarsın
Anlamadığın ne varsa, anlamak istersin daha sonra
Çünkü anlamışlıklarında boğulursun...

Issız çöllerdeki, küçük göle benzer yüreğim
Her yudum çekişinde toprağın
Bir buket can daha veriyorum
Çünkü kanıyorum
Her kan damlasında biraz daha eriyorum
Ve gidiyorum...
Yağmurların götürdüğü yere
Hazan rüzgarlarının esmediği baharlara gidiyorum
Ve bir sevda sokağı düşlüyorum, rüyalarımda
Mutluluğa dair her ne varsa...
Hepsinden bir parça da ben istiyorum...

 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Dönerim demiştin

Soğuk bir sonbahar akşamıydı. Hava kararmış, yağmur başlamıştı. Düşlerimize yağmur yağıyordu ellerimizi. Gözlerin donuk bedenin halsizdi.

Gizli bir el kalkış hazırlanan otobüse binmek için seni sürükler gibiydi. Sanki kalmak istiyordun. “baharda dönerim” demiştin hatırlıyor musun ? ” Sakin beni unutma bekle.”

Ben seni unutmadım sevgili, ben seni unutmadım. Bütün kış baharda döneceğin günün hayaliyle ısındım. Minik öpücüklerle uyandırıp güneşin doğuşunu gösterecektim sana. Çiçeklerin, denizin, kumasalın, güneşin tadına birlikte varacak , gün batımlarında denizle birleşen ufuk çizgisini birlikte seyredecek, ay ışığında mutluluk şarkımızı söyleyecektik.
Yalan değil kaçamak sevdalara takıldım yokluğunda bir süre. Sana benzeyen her şeyi sevdim ben. Sevdiğim her şeyde senden izler vardı. Aradığımı buldum sandım ama yanıldım , bulduğum sen değildin. Olmadık zamanlarda aklıma düştün, zamansız yaralandım. Her sabah seni bulmak için yolara düşmek geldi içimden ama gidemedim .

Yalnızlığın acısıyla gurur satın alır oldum her gece. “Gelir” dedim kendi kendime, “Söz verdi gelmesi gerek.” Bekledim. Kendimi param parça hissetim ama yine de sana kızamadım. Unuttum kötü sözlerini. Unuttum kapında bekletildiğimi. Unuttum telefonlarıma cevap vermediğini, kavgalarımızı unuttum.

Bir tek seni unutmadım sevgili, bir tek seni unutamadım. Hep dönmeni bekledim. Zamanla alıştım acılara , ölüm ilanlarında kendiliğinden siline adreslere. Alıştım sevdiklerimin yokluğuna. Ama yalnızlığa alışamadım, hasrete alışamadım, sensizliğe alışamadım. Hep dönmeni bekledim.

Olamadı, bir araya gelemedik. Oysa daha yolun başındaydık, tomurcuktuk daha çatlamaya hazır. Bahar gelmeden ayrıldık. Şimdi artan yalnızlığım, büyüyen yokluğu var. Duvarlarda gözlerinin izi, kapı kollarında parmak izlerin saklı. Sen neredesin sevgili, varlığın nerede ? Bir mevsim döndü , sen dönmedin .

Düşlerim böyle dağınık değildi eskiden. Kara bulutlar gibi kümelenip bir yere, acılarım yüreğimde çöreklenmişti gece yarılarında. Özlemlerim hiç bu kadar olmamıştı gün ışığına. Hasret bu kadar büyümemişti. Şimdi göçebe olmuş yüreğimle her sabah yeni yolculuklara çıkıyorum. Umudun türküsünü söylüyorum öksüz bakışlarımla.....
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Düşlerimizde Kaldı Sevdamız

Gök yüzü zifiri karanlıkken , pembe bir dünyada el ele bu sevdanın içindeydik. Dünyada el ele bu sevdanın içindeydik biz seninle ve hep birlikte olmaktı temennimiz. Pembe düşlerimiz vardı, içinde sadece ikimizin bulunduğu. Bu kısacık aşkımızda en güzel akşamları en güzel sevinçleri paylaştık. Sevmeyi öğretin sen bana. Yüzün gülerken, içinde mutlu olabileceğini öğrettin sen bana. Yüzün gülerken, içinde mutlu olabileceğini öğrettin. Yaşamanın seninle güzel olduğunu gösterdin.

Sevdim ben seni , kimsenin sevemeyeceği , can verip kan dahi olamayacak kadar çok. Uykularımızı paylaştık. Bir gece değil gecelerce uykusuz kaldık sevdamız için. Ben seni düşledim hep ışıl ışıl gözlerinle yanımda. Dünyalara sığmayacak aşkımızı küçük yüreklerimize sığdırdık. Ayrı geçen dünümüze yaşanmamış saydık. Hep birlikte olmalıydık biz , öyle güzel oluyordu hayat. Sözler verdik birbirimize , tutamayacağımızı bile bile. Bir sen söz vermedin sigarayı bırakacağına. Oysa her eline alışında yüreğim hançerlendi benim. Çiçeğimdin sen , incinirsin boyun bükülür diye dokunmaya dahi kıyamazken ben , o seni zehirliyordu. Bir bunu anlatamadım sana.

Ayırmaya kalktılar bizi. Kimse benim yüreğimi yakan sevdamı düşünmedi. Sensiz hayat yoktu, söz vermiştim sevdama, daha önemlisi sana. Yaşayamazdım, ikimizi içime gömüp seni bırakamazdım. Aldırış etmedim kimseye, ayrılmadım senden. Çünkü yaşarsam, senin için yaşarsam,sevdam için yaşayacaktım.

Ama birlikte olmamız için çaba sarf etmemiz , dünyayı hiçe saymamız boşuna. Düşlerimizde kaldı bizim sevdamız. Sözümüzü tutamadık. Sevdamız ve birbirimiz için yaşamadık.

Şimdi ikimizde başkaları için yaşıyoruz, sevdamız da sadece içimizde yaşıyor.
Ben sana söz vermiştim , sevdamla ve seninle yaşayacağıma. Sen kendin çıktın hayatımdan. Sevdam hala yaşıyor. Bir gün üzerine çimenler bittiğinde yine yaşıyor olacak sevdam. Beni öldürdüğün gibi onu öldürmedin. Sevdayı öldürmek kolay değil. Hiç öldüremesin ki zaten ..

Düşlerimizde kaldı sevdamız...
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Biz olmak istiyorum imkansızım..

Sana söylemek istediğim ama bir türlü söyleyemediğim o kadar çok şey var ki! Seni kırmaktan,seni kaybetmekten korkuyorum. Aslında benim değilsin ama iyice ayrı olmaktan çekiniyorum. Çünkü ''sen varsın'' işte o zaman bende varım. Seninleyim her an. Nefesimsin. Kuvvetlice ciğerlerime çektiğim hayatsın yani. Evet seni soluyorum. Seninle yaşıyorum dedim ya. Damarlarımda dolaştığını hissediyorum.Yaşam kaynağımsın, kanımsın. Damarlarımda dolaşıp bana can veriyorsun. Sayende yaşıyorum ve inan bu beni çok mutlu ediyor. Yaşam sensin zaten. Sensizlik ölüm. Olmadığın an ölürüm, işte bu yüzden söyleyemiyorum söylemek istediklerimi. Yok olursun, gidersin ya da beni istemezsin diye korkuyorum. Sen ol, ben seninle yaşıyım bir ömür, sonsuza kadar.
Ah be imkansızım senin benimle olduğun gibi bende seninle olmak istiyorum. Bende sana can vermek istiyorum. Benim sevgimle yaşamanı ve bu sevgiye değer vermeni istiyorum. Nereye baksam karşımda hep sen varsın. Her yerde, her şeyde bakışlarını görüyorum. Gözlerinin içine bakmayı çok istiyorum. Gerçekten karşımda olmanı ve gerçekten bakışlarının esiri olmak istiyorum. Gözündeki ışık olmak ve hiç sönmemek istiyorum. Sen benim gözümdeki ışıksın çünkü. Bu gözler senin sayende ışık saçıp, parlıyor. Senin sayende böyle sevgiyle bakıyor.
Ya olmasaydın! Varsın ve sevgiyle bakan gözlerimde var. İşte olmadığın an sevgiyle bakan, ışık saçıp parlayan gözlerimde olmayacak. Yaşama anlamım kalmayacak. Hayatımın anlamı, yaşam kaynağım seninle varım. Bu hayat yaşamaya değerse sen olduğun için inan. Varsın güzel bir hayat da var. Varsın yaşama gerekliliğim var. Varsın her şey, her şey var be imkansızım.
Evet imkansızımsın. İçim yanıyor bu duruma. Seninle her şey güzel ve ben bu güzelliği beraber yaşamak istiyorum. Gönlüme artık sığmayan o büyük sevgim görmeni ve paylaşmanı istiyorum. Biz olmak istiyorum imkansızım. Biz olalım ve yaşayalım. Sen benim canımsın bende senin canın olayım. Sevgiyi, güzellikleri, yaşamaya değer ne varsa beraber yaşayıp, beraber paylaşalım.
Bu gönül sevdi seni. İsteği sensin. Bir heves değil. Bir oyun için istemiyor bu gönül, bir ömür için istiyor seni. Seninle gülüp, seninle ağlamak istiyorum. Hayatımı veriyorum sana ahh imkansızım seninle yaşlanmak istiyorum. Deli dolu olduğum bu gençliğimden ellerimin titreyeceği, saçlarımın beyazlayacağı, yüzümün kırışacağı yaşlılığıma kadar seninle yaşamak istiyorum. O zaman ölüm döşeğinde bile gözlerim ışık saçacaktır. Çünkü ben seninleydim ve sende benimle olmuş olacaktın. Çünkü acı-tatlı, iyi-kötü her şeyi paylaşmış olacaktık.
İmkansızım bir rüya olmasın istediklerim. Bir ümit bile yok mudur acaba sence? Çok mu çaresizim ki? Ah be kader birleştiriversen bizi. Onu bana yazsan, beni ona! Göstersek beraber sevmenin eşsizliğini dünyaya. Biz olsak, yürüsek el ele, yürek yüreğe. Beraber yaşlansak. Bizi ayıracak tek alternatif olan ölüm bile bizi ayıramasa...
İmkansızım bütün bunları söylemek istiyorum sana. Gönlümdesin işte. Olmuyor sensiz, geçmiyor günler. Ne olur şu seni delicesine seven sevdalının tut ellerinde. Aç yüreğini al yanına ve sessiz kalma. Hiç olmazsa ''belki bir gün'' de bana. Belki bir gün.. Unutma seni ömrüm boyunca bekleyeceğim,yolunu gözleyeceğim. O ''belki bir gün'' dediğin gün geldiğinde ben yine burada, sana olan sevgimde hiçbir azalma olmadan karşında olacağım. Beni beklettiğin her gün sevgim daha da büyüyecek. Ve sen bana geldiğinde bunca büyük sevildiğini görüp şaşıracaksın. Belki, belki o zaman ''keşke erken gelseydim''  diyeceksin. Ama üzülme, keşke deme. Sen bir gel...
İster bugün olsun, ister yarın...
Yeter ki gel İMKANSIZIM...
Seni Hep Bekleyecek Olan Bu Sevdalın Seni Çok Seviyor.
Evet Sakın Unutma ''BÜYÜK SEVİLİYORSUN!!!"
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Ne oLur

Sensiz kalmayı kaldıramıyor yüreğim.
Kısa ayrılıklar bile kederimi arttırıyor, hüzün dolu geceler yaşatıyor bana.
Seninle birlikte olmanın tadını almışım bir kere, bundan vazgeçemiyorum.
Alışkanlık değil bu. Her alışkanlık terk edilebilir bir gün.
Oysa sen benim yaşam kaynağımsın. İnsan hayatından vazgeçebilir mi?
Özlüyorum seni, özlemim büyüdükçe büyüyor içimde, durduramıyorum. Kavuşacağımız anı bekleyerek geçiyor zamanım.
Hiçbir şey zevk vermiyor bana sen yokken.
Sıçrayarak uyanıyorum geceleri, yanıma bakıyorum, yoksun..
Tekrar gözlerimi kapatıyorum, dönüp duruyorum sabaha kadar.
Sensizken her güne yorgun uyanıyorum. Tadım yok işte anla.
Oysa yanımdayken sen, günün tüm yorgunluğunu unutuyorum.
Sohbetlerimizin keyfi , dokunmalarının sihri, yaşanan tüm olumsuzlukları silip götürüyor. Huzurla dalıyorum uykuya.
Seninleyken,sadece bir kaç saatlik uyku bile, ertesi günü ayakta ve sapasağlam geçirmeme yetiyor.
Sevgilim olduğunu, varolduğunu bilmek yetiyor bana.
Döneceksin biliyorum da, dayanamıyorum ne yapayım.
Zamanı seninle, Sadece seninle geçirmek varken, aşkımızı büyütmek, tutkuyla yaşamak varken beklemek çok zor geliyor insana.
"Şimdi olsa" diyorum, "Çıksam işten, gitsem yanına, yemek yesek birlikte, bir iki kadeh şarap içsek, o gülse, ben baksam, heyecanlı heyecanlı anlatsa yaşadıklarını...
Sonra güzelliğinden bahsetsem, şımartsam onu, boğazın kıyısında yürüsek birlikte, yağmur üzerimize yağsa, üşüsek, sarılsak birbirimize, ısınsak tenimizin ateşiyle..."
Ama yoksun işte.
Bu gecede sensiz geçecek ve ben ne şarap içeceğim, ne yediğim yemekten zevk alacağım.
Bu gece sevgilim, bir fırsatını bul ve üzerinde şehir ışıklarının dans ettiği denize bak.
Çünkü ben ne zaman sensiz kalsam, denize bırakıyorum yüreğimi, sana ulaşması için.
Çünkü seninleyken atıyor yüreğim.
Haydi sevgilim gel, al yüreğimi öyle gel....
Ne olur.....
 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Hayaline 170 Kurşun

Hayaline 170. kurşunu sıktım bugün. 170 zifir geceyi sensiz bağladım anlamsız sabahlara. Her sabah uyandığımda, güneş son bakışını gördü gökyüzünde. Uyudu, uyandı kentim, Mevsimler değişti yarım küremde. Bir ben kaldım böyle donuk.
170 gündür sesin eşlik ediyor gece dualarıma. Rüyamda ellerini görüyorum bembeyaz. Ne vakit, ne için ağlamak gelse içimden, bir damlasını da gözyaşımın sana armağan ediyorum aklımca. Binlerce kelimeyle, dilimde, susuyorum ıssız kalabalıklarda. Ne yaşıyorum, ne ölüyorum aslında

Bazen alıp sayfalar dolusu seni yanıma deli gibi koşuyorum dalga dalga karanlığa. Bazen de gözümü dikip, aldatan ay ışığına sonsuzluk boyu oturuyorum. Zaman geçiyor mu hiç bilmiyorum. Gökyüzünü yırtarcasına çığlık attığım zamanları çoktan atlattım. Lanetle anmıyorum adını, meraklanma! Kızgın, umutsuz sabahlara uyanmıyorum artık. Dedim ya kalmadı saçma hırçınlıklarım. Ama artık okşarcasına bakamıyorum bir papatyaya, gözlerim dolmuyor sümüklü sıska bir çocuğa bakınca. Yıldız sayamıyorum artık geceleri, çıplak ayak yürüyemiyorum kızgın kumlarda.

170 gün önce alıp avucuna beni çekip gitmişsin. Sensizliğe dayanırdım ama sensizliğe yetecek bir ben bile bırakmadın bana. Konuşmayan, dinlemeyen, hiçbir işe yaramayan yüreğine ağır gelirsek sen ve ben, bir yıldız kaydır geceme. Elimdeki ben ölsün, bu yokluk yaşanmamış, kayıp zamanlara kaçmamış olsun ruhum.

Yaşama 170 adım geç başlasam ne olurdu ki...

 

3va

Multi Aktif Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,737
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Hayalperest

"Ulaşılmaz" sandığın yerde bir hayalin olsun. Gece düşünde yazılsın, gündüz gönlünde okunsun. Ne bir ümitle korunsun; ne hüzün ne özlem olsun. Ne güneşle parlasın ne de yağmurlar yağsın üstüne.
Tüm terk edişlerini ona ada; tüm serzenişlerini yokluğuna haykır. Yarınlara giden tüm yollara onun adını ver. Özümsenen her duyguyu, gelip konan her fırsatı onunla çağır. Yine de sesini kimse duymasın. Göğe sevdalı bir kuşun cıvıltısına taşı şarkısını; notalar tanımasın.

Şafakla başlasın canlanmaya; gece olsun, uyumasın. Buluşlar saklasın bilgeliğinde, keşifler arasın derinliğinde ve yeni çağlar açsın -kendi içinde-. Tarihe yazılmasın!

Yelken açtığın hayatta dümen olup yol bulsun. Parolası "and" olsun yüreğinde ve ona ulaşmak emelin olsun.


 
Üst