Canımdan çektiğin adını benim için saklar mısın?

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
1 MESAJ ALINDI .


Hani bir hayal ya bu… Sen olsaydın hala hayatımda mesela, ben gecenin sessizliğini içimi acıtan şarkılarla bozarken, bir mesaj gelseydi telefonuma. Gülümseyerek mesajı okusaydım.
- Uyudun mu bebeğim?
- Uyumadım, sen niye ayaktasın bu saatte?
- Su içmeye kalktım.
- Uyu balım, erken kalkacaksın.
- Seni seviyorum, sende uyu artık. İyi geceler.
- Tamam yatıyorum. Bende seni seviyorum, iyi geceler.
-
Ve huzurla dalsaydım uykuya.



Rüyama hiç gelmezdin. Zaten istemezdim gelmeni.
Kızma balım !
İstemediğimden değil, korktuğumdan aslında.

“Rüyada sevgili görmek, ayrılığa delalettir.” Cümlesinin içime saldığı korkudan dolayı istemezdim seni rüyamda görmeyi.



Ve sabah olur.
Gözümü açar açmaz telefonu alırım elime.
“1 mesaj alındı” uyarısının beni en mutlu ettiği zamanlardır onlar.
- Günaydın aşkım
- Günaydın balım

Ya da hayal bu ya… Şöyle de olabilir mesela;



Ve sabah olur.
Çok uyumuşumdur, artık öğlen olmuştur.
Telefon çalar.

“Kölem ol gel desen, gelmem mi yar ?
Uğrumda öl desen, ölmem mi yar ? …”

Melodisi eşliğinde açarım telefonu.

- Efendim
- Günaydın aşkım
- Günaydın balım
- Hadi kalk artık, çok uyudun
- Tamam kalktım.



Devam eder tabi ki konuşma.
Ve “SENİ SEVİYORUM”’ la kapanır telefonlar.
Huzurla uyanırım.



Okula gitmek için hazırlanır, seni ararım.

- Çıkacağım evden şimdi, okula gideceğim
- Hava çok soğuk bebeğim sıkı giyin. Atkını al, bereni tak, hatta iki tane çorap giy.
- Saçmalama !
- Lütfen, çok soğuk. Üşür hasta olursun. Söz ver bana şimdi, dediğim gibi giyineceksin.
- Peki, tamam. Söz balım.

Ve “SENİ SEVİYORUM”’la kapanır telefonlar.




Okula giderim.
Derse girmeden önce yine seni ararım.

- Derse giriyorum şimdi
- Tamam, ne zaman bitecek ders?
- Bilmem, sekizde biter sanırım.
- Tamam. Çıkınca mesaj at, merak ederim.
- Tamam balım.
- İyi dersler bebeğim.
- Teşekkürler.

Ve “SENİ SEVİYORUM”’ la kapanır telefonlar.



Ders biraz uzar. Mesaj gelir ardı ardına.

- Hadi bitmedi mi ders, çıkmadın mı daha?



Ders biter…

- Çıktım şimdi, eve gidiyorum.
- Eve gidince haber ver bana.



Eve gelirim, yine konuşuruz.

Ve “SENİ SEVİYORUM”’la kapanır telefonlar.



Uyumadan önce 1 mesaj alınır telefonlarımıza. Artık o an içimizden ne geldiyse yazılmıştır. Çalıntı değildir sözler, gerçektir, bizimdir. Yüreğim (iz) dir..!
Sonunda “SENİ SEVİYORUM” yazar.



Hayal ya !
Değildi,
Hayal değildin.
Gerçektin, benimdin. Hayatımın en güzel günleriydi o günler. Biteceğini hiç düşünmemiştim.
Bittin !
Gittin !

En güzel günlerimi, en acı hatıralara çevirdin giderken.
Hiç olmadığım kadar mutluyken, hiç üzülmediğim kadar üzüldüm.
Gitmezsin, benimsin sanarken, bir anda sensiz kaldım.
En gerçek hayalimi yıktın.
Uzatmaya gerek yok.
Giderken beni de bitirdin. Ama öldürmedin.
Keşke öldürseydin.

Şimdi hayal ya, acaba yine gelir misin?



Sensiz yokum ben, nefessizim, bir hiçim !
Hiç mi özlemedin?
Hiç merak etmiyor musun artık?



Bebeğin uyuyamıyor sensiz.
Günüm aydınlanmıyor sensiz. “AŞKIM GÜNAYDIN” demeni bekliyorum.
Bebeğin üşüyor, çok üşüyor. Sıkı giyinmiyor mesela sen gittiğinden beri.
Kimse merak etmiyor dersin ne zaman biteceğini ve ne zaman eve gideceğimi.
Bir başımayım… !



Hayaldin, gerçek oldun.
Belki de bir rüyaydın.
Sevilen sendin ya hani, sevgiliydin ya… Rüyaydın ve bittin işte. Ben uyanır uyanmaz ayrılık geldi.
Korktuğu başına gelirmiş insanın.
Bittin, bütün güzelliğinle…
Yine hayal oldun.
Aslında şimdi acı bir hatıra oldun.
Özlenen, sevilen
Ve hala inadına beklenen sevgili … !
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Geceden kalma sarhoşluğumla selamlıyorum günü…
Uyandım mı? Hiç! Uyumadım ki!
Önce sesini duyuyorum kısık kısık
Sonra gözlerin ahh! O gözlerin ve anlamlar yüklemeye uğraştığım karmakarışık sözlerin
Bir ressam gibi çiziyorum seni baktığım her şeye,
Her öptüğüm dudaktan aşk birden kalbe inecek sanıyorum! Bir hayal kırıklığının sonrası kendimi atıyorum bir sahile ve seni arıyorum dalgaların peşinde belki ! diyorum,büyük bir dalga bulur getirir seni bugün, bugün olmazsa elbet birgün….
Yine sana, yine seni ,yani! aşkı saçmalıyorum,sen üzülme diye saçmalıyorum bazen böyle aşkı,kimse demesin sakın! aşk saçmalıkmı?
Aşk gözlerini kaçırmadan içine bakmak ,ellerinin sıcaklığında yanmak ,aşk göğsüne başımı koymak!kokunu içime çekmek,aşk hiç bıkmadan sevebilmek ve ruhunla sevişmek …
Sensiz ölmek değil sensiz yaşabilmek aşk!..her güne yeni bir sensizlikle girebilmek zor çok zorr!! Ama zor olan zaten sevmek değimli seni?hiç gelmeyeceğini bile bile yinede her gün geleceğini beklemek….
Şikayet ediyorum sanma sakın! Şikayet değil bu! Sensiz geçen her günün ardından yinede umutla senden vazgeçmeyen bir sevginin günlüğü
 

Sir_ako

Aktif Üye
Katılım
30 Tem 2006
Mesajlar
792
Tepkime puanı
0
Yaş
78
Yillar unutturur demistim.

…..…O- icimde-ki sonmiyen kor ates, O- kalbim’in derinliklerinde yatan ilk askim’in ilk sevdigim kizin sevgisi olmasa eminim ki iki kelime bile yazamam….,Ne zaman duygulu bir sir okusam, dokunakli bir ask hikayesi okusam,radyoda  soylenen dertli bir  sevgi sarkisini dinlesem, hep ayni olurum, duygusallasirim,icimde bir seyler kopar. Bazen gozlerimden ilik ilik yaslar dokulur, ne oluyor bana boyle derim., bazende  goz yaslarimi icime akitarak sessiz sessiz aglarim…
…….0,mahallemin kiziydi,genc yaslarda arkadas olduk,sevdik birbirimizi,ikimizde liseyi bitirdik.Askerden dondukten sonra evlenmeyi planliyorduk, askerde iken mektuplar yazdik bir birimize, her mektubun sonunda bizi ancak olum ayirir diyorduk..askerlik dahil sekiz seneye yakin arkadasligimiz oldu.Cevre bizi nisanli gibi goruyordu, yakinda evlenecekler diye konusuluyordu…..Askerligimi bitirip geldim, Isimi buldum calismaya basladim. O zaten bir bankada calisiyordu,,  bir kac hafta sonra o benden uzaklasmaya basladi, ne zaman sebeb sorsam sudan bahaneler buluyordu, onu cok seviyordum,etrafimda o kadar cok kiz varken hic birine yan gozle bile bakmamistim, butun ruhum onun sevgisiyle doluydu…ben o’na,o’da bana ait diye dusunuyordum...Son bulusmamizda yeter artik evlenelim dedim…..Gozlerini benden kacirarak ,..<<< Ben seninle evlenemem>>> dedi….

……….O kadar basit bir  kac kelime bir anda her seyi bitirmisti, belki o gun morali bozuktur diye ustune gitmedim….Ama sonradan cok ciddi oldugunu anladim, beni cok sikistirma, aramizdaki her sey bitti,daha cok rahatsiz edersen ailemi  devreye sokarim kotu seyler olur dedi…..
………Ne olmustu  ? sekiz yilin sevgisi,aski nasilda  bir anda bitmisti ?, ben onu seviyordum,acaba beni kendine layik bir es olarak goremiyormuydu ?, iliskimizi bitiren sebeb neydi.ikimizde lise mezunuyduk, ikimizinde isi guzeldi, bir birimizden ustun kisiler degildik, yani aramizda cok fark yoktu…Benim aileme gore o’nun ailesi daha fakirdi ama fakirlik hic bir zaman ayip degildi.…Ayriligimizin  etkisi benligimde cok buyuk yara acti, bir muddet kendimi toparliyamadim, bir an onsuz yasayamiyacagimi sanip intihar etmeyi bile dusundum….Ergenlik cagina girdigim andan itibaren tek onu sevmistim, oda beni sevmisti,ama sonunda ne olmustu,<<< seninle evlenemem>>> demisti..
……Onu cok seviyordum, bir muddet uzaktan takip ettim, acaba baska bir sevdigimi vardir diye,sordum arastirdim, hayatinda yeni bir erkek yoktu,bir kac defa  is yerine telefon ettim, beni rahatsiz etme,aramizdaki her seyin bittigini idrak et,kendi yoluna git dedi….

……..Bir sene kadar bana doner diye bekledim ama, beklentilerim dusuncelerim bosa cikti, beni unuttugunu anladim…. Bir muddet sonra baska bir bayanla evlendim…Esimi sevmeme ragmen o’nu bir turlu icimden sokup atamadim,uzun sari saclari okyanus mavisi gozleri hic bir zaman gozlerimin onunden gitmedi…..Ben yurt disina cikana kadar da o evlenmedi, sekiz yil sonra ilk turkiyeye donusumde yine elimde olmiyarak(o’nu) taniyan birine sordum, bir mimarla evlendi dedi..Himm kizin gozu yukseklerdeymis onun icin benimle evlenmek istememistir diye dusundum….

……..Gecen yaz turkiyedeydim, kendime bir galatasaray formasi ve havlusu almayi dusunuyordum, sordum sorusturdum bana en yakin satis magazasi caddebostanda caddedeydi, ayni zamanda ordaki magazalar kaliteli giyecekleri bir hayli ucuzlatmislardi,kizimla beraber minibuse atlayip caddeye gittik, once cim bom magazasindan kendime ve bir arkadasima bir kac sey aldim, o muhit fenerlilerin muhitidir, magazanin tam karsisinda da fenerium magazasi var, orda cim bom magazasi acmak bayagi yurek ister yani…
………..Takildim kizimin pesine o magaza senin bu magaza benim diye dolasmaya basladik, bes veya 6 magazaya girdik ciktik, her magazada ben bir siraya veya tabureye oturdum yaz sicaginda dolasmak zor oluyordu..Son olarak bu anda ismini hatirliyamayacagim meshur bir  magazaya  girdik, ben ayakkabi satilan yere gidip kucuk  bir  koltuga oturdum, yanimda orta boylu tiknaz bir bayan oturuyordu, gayri ihtiyari goz goze geldik,yaslari ellinin uzerinde bir bayan,biraz dikkat ettim gozlerine baktim, gozlerinin derinliklerinde hala o okyanuslar maviligi duruyordu,sari saclari gitmisti ama o mavi gozler hala yerindeydi. kendi kendime aman allahim, aman allahim bana guc ver dedim,Iste O. ilk sevdigim kiz,ilk goz agrim yanimda oturuyordu,, siz B ,hanim degilmisiniz diye sordum, Evet ben B,yim peki siz kimsiniz taniyamadim dedi… Evet yillar beni ,hele gurbet yillari o kadar yipratip degistirmistiki, O’nun beni taniyamamasi cok normaldi. artik genclikten eser kalmamisti, dile kolay  36 yil sonra onu ilk defa goruyordum….. Ben .A,K.O.Yum, eski komsunuz dedim,Biraz dikkatli bakinca tanidi beni. biraz yuzu kizardi ama cabuk kendini topladi, benim kalbim ise gumbur gumbur atiyordu,,,,,Cok eskileri karistirmadan sohbete basladik onunla, kizim elbise beyeniyor, bende pesinde kosuyorum, dedi, kocam dort sene evvel kalp krizi gecirip vefat etti, simdi kucuk kizimla beraber oturuyoruz,buyuk kizim evli, bende emekliyim dedi….
…….Her saniye  ona benimle nicin evlenmedigini sormak istiyordum ama yapamiyordum,bende biraz kendimi anlattim ona, telefon numarami verebilirim  istersen beni arayabilirsin dedi, hayir deyip almadim numarasini,yillarca onun izdirabini cekmistim,telefon numarasiyla daha fazla acilara katlanmak istemiyordum,,,, Kizim elinde bir kac  parca elbiseyle yanima geldi, ben aradigimi buldum parasini odiyelim ve gidelim baba dedi,,,,,Yerimden kalkarken ona yaklasip seni hala seviyorum B, olunceye kadar da seni unutmayacagim dedim, elini sikip iyi gunler diledim, magazanin kapisina yaklasirken yine gozlerimden ilik ilik yaslar dokulmeye basladi, allah kahretsin bu ask denen, sevmek denen seyi diye soylendim.

Sir.ako_hox tarafindan yazilmistir
Okuyanlara binlerce tesekkurler.
9 kasim 2007 sydney.
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Evet sana "nasılsın?" diye sormayacağım... Bu bir Bayram Günü sabahı da olsa sormayacağım... Şimdi yıka elini yüzünü, gülümse aynalara, kendine çeki düzen ver ve her zaman senden bekledikleri maskeyi tak yüzüne...

Gülümseyerek "harikayım, nasıl iyi olmam ki" de yine... 
 

Sir_ako

Aktif Üye
Katılım
30 Tem 2006
Mesajlar
792
Tepkime puanı
0
Yaş
78
evet insanogullari biz boyleyiz iste,guzel konu icin tesekkurler.
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Sen, giderken gülüm izlerini silmeyi unuttun.
Sen, giderken bitanem, bende biraktiklarini almayi unuttun.
Sen, giderken askim, sen hâlâ bendeydin.
Çalan bir müzik parçasinin sözlerinde unuttun kendini.
Bir agustos aksaminda unuttun beni ve seni.
Süzülen damlalarin sicakliginda,
Sensiz bir gecenin sabahindaki hiçkiriklarda unuttun seni.
Terasda içilen bir bardak çayda
ya da bir bardak birada unuttun.
Bir mangal atesinin sonrasinda, yanmis közlerde unuttun.
Beyoglu'nun o güzel sokaklarinda,
O issiz kalabalikda unuttun kendini.
Söylenen yalanlarda, 'iyi ki varsin'larda unuttun seni ve beni.
Geceleri baktigimiz o yildizlarda unuttun bizi.
Bir daha birlikde çikamayacagimiz Yeniköydeki
çay bahcesinde, Papatya'da unuttun bizi.
Adini bir türlü koyamadigin
gelecekdeki güzel günlerimizde unuttun.
Beraber yakilan sigaralarda unuttun bizi.
Sen giderken bitanem,
SENI BENDE UNUTTUN!!!
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Bir gün daha bitti...
Bu ağaca benzeyen hayattan,bir yaprak ayrılmamak için çırpınıyor...Sararmış,solmuş olmasına rağmen...
Herbirimiz yaprak değilmiyiz zaten şu kahpe dünyada!...
Hayatımız ;kopacak olan fırtınaların ucunda değil mi sanki...?
Bazıları ise bu fırtınaları atlatıp,hayatın onu sarartıp,soldurmasına ne kadar mâhkûm...
İşte o da sararmış ve dalından kopacağı anı bekliyor...Her an ve her koşulda...
Herşeyden haberdar olsada,kışın o soğuk ayazda,insanın titremesi gibi,içi titriyordu...
Düşecekti...Hayattan bir yaprak daha eksilecekti...Zaten biliyordu tüm bunları,yinede korkuyordu.
O haliyle bile etrafındaki,yarattığı tohumlarını avutuyordu...
Mutluydu;çinkü geride onu seven milyonlarca tohumu vardı...
Korkuyordu;çünkü ölümün soğukluğunu hissediyordu...
Hergün,her saat,her saniye bir adım atıyordu gökyüzündeki yerine doğru...
Kahpe kader,ağlarını örmeye her an devam ediyordu...
Artık tek kurtuluş şansı vardı...O da;

...YaPRaĞıN KaDeRi DüŞMeKMiŞ...
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Farkında değilsin sana olan sevgimin. Ya öyle görünmek zorundasın, ya da senin doğanda var "Sevmemek, acısını yaşatmak"

Şimdi yüreğim mi sana hesap sorsun yoksa dökülen gözyaşlarım mı? Duygular sınır tanımıyor, sonu yok, yolu yok yordamı yok…

Ben kim, sen kim...

Sensizliğe ait kaçıncı acıyı yaşıyorum bir ben bilirim ama seni bilmiyorum ne durumdasın, biliyor musun bilmemek işime geliyor, çünkü fark etmiyorsun! Yoksa "Sen" diyerek tükeneceğim, "Sen" diye kırılacak içimdeki umutlar birer birer…

Hayat öyle zor ki bazen ipini çekmek istiyorum. Bozmalıyım bu düzeni diyorum… Bu çaresizlik sana mı gerçekten. Sevilmeyi hak etmeyen sen için mi dökülüyor yüreğimdeki maviler avuçlarıma... Bazen bir bakış öyle kıvılcım bırakır ki yürekte, bazen de bir şeyler kopartırda gider…

Sen özlenensin, sen beklenen...
Seni düşünürken yaşadığım heyecan, senli tutkum içinde sen olan her şey çok güzel…
Kaç kez sabaha geceden kalma gözyaşlarıyla uyandım. Kaç kez mavi gökyüzüne anlattım derdimi…
Beni benliğimden alan beni sana yolculayan, beni yaşadığım şehre düşman eden yüreğime kızdım hep…
Gitmelerde anlam katardı. Sevgiye, kim bilir biz kopmasak bizim yerimize ne sevgiler dağılacaktı. Sevgi fedakarlık demekti, sevgi boyun eğmek, sevgi acı çekmek…

Son sözler söylenmişti zaten, tükenen umutlar kalmıştı bir tek…
Ne mutlu sana değil mi? Beni yitirmiştik artık. Öyle sıktım ki kendimi gözlerine bakarken dağılmamak için, hep boynumda taşıdığım gururun sevgimin altında kalacağını hiç düşünememiştim...
Bir damla bir damla daha aktı gözlerimden. Bana "ağlama, başkasını seversin" deyişindi belki de içimi acıtan. Ben böylesine senle doluyken, senin doğruların bana neden acı yaşatıyordu? Farkında değildin demek bunca zaman sevgimin. Ne acı seni unutmaya çabalamak, ne acı sensizliğin ta ortasında bırakmak, tek başıma yaşadığım aşk’ı…

Şu dört köşe hayatımın içine sığdıramadım seni! Şimdi yarınları beklemenin anlamı yok, gidiyorum senin gibiyim artık ben de, kırdım kalemimi işte ben de farkında olmadan gidiyorum.

Gidebilir miyim acaba?
 

derin***

Yeni Üye
Katılım
18 Mar 2006
Mesajlar
11,193
Tepkime puanı
0
Yaş
36
sana birşeyler yazmak istedim içerisinde sen olan..
bir ömür belkide, yada bir vazgeçmişlik yaşamaktan..
içerisinde senden izler taşıyan birkaç afilli söz sıralamak istedim sana..
şöyle duydukça gözlerinin dolu dolu olacağı..
gece yastık düşlerinin içerisine girecek hikayeler anlatmak istedim..

sana benzetmeler yapmak istedim, sana hiçbir zaman benzemeyecek..
masal kahramanları koymak istedim içine..
soğuk kış akşamlarındaki terli sevişmeler eklemekti tek niyetim,
belkide düşlemek dokunamadığım bedenini..

"bana birşeyler yaz" dedin,
yazamadım kusura bakma..
sana birşeyler yazacak kadar yok konuştuğum dilin kelimeleri..
yetmediğinden değir, değersiz gördüğümden belki..

sana birşeyler yazamadım, beni bağışla..
sana adınla başlayan bir mektup bile gönderemedim hiçbir zaman,
hep yarım bıraktım sayfanın sonunu, hayat gibi..
ölüme beş kala hikayeleri anlattım sana belki..
sana birşeyler yazamadım yine..
bak yine beceremedim birşeyler söylemeyi..

çok fazla söz uçtu aklımdan,
çok fazla hece kelimeye bürünemedi yine..
eksik bir aşk hikayesi gibi oldu yine herşey affet..

yine elime yüzüme bulaştırdım tüm güzel akrostijleri..
oysa ilk harflerinde sen çıkmalıydın apansız, bir sabah güneş doğar gibi..

keşke..
keşke hiç başlamasaydım bu yazıya,
sonunun sana gitmeyeceğinden şimdi tek endişem..
çıkarken oysa her yolum şehrine..

özür dilerim,
beceremedim yine sana birşeyler yazmayı, affet..
keşke yazabileseydim sana olan hislerimi..
sana yaşatamadığım hani..
 

derin***

Yeni Üye
Katılım
18 Mar 2006
Mesajlar
11,193
Tepkime puanı
0
Yaş
36
belki çocukça bir aşkın ilk afallamalarıydı gözlerinde parıldayan. kıpırdadıkça yaş oluyordu. umuda nazır bir sevdanın kırık dökük enkazıydı gözlerinde ıslanan. papatya falı gibi, ağlasam mı ağlasam mı diye düşündüğün her an teninden bir acı kopuyordu. bir defterin koparılan yaprakları gibi koptukça yaprakların, beyninden bir anı siliniyordu..
sonbahar alsa düşlerini kızmazdın; ama bilmediğin bir el yoldukça saçlarını tüm kinin gövdende birikti. artık altı üstü bir gövden kalmıştı. sık sık kîne rastlanılan ama her köşe başında sevda kırıntıları olan bir düş şehriydi ellerin ve gövden...
 

derin***

Yeni Üye
Katılım
18 Mar 2006
Mesajlar
11,193
Tepkime puanı
0
Yaş
36
yitirdiğim hayallerim gibiydi yalnızlık..
o kadar çoktu ki, ne yana baksam boğazımı tırnaklıyordu..
acı bir tadı vardı damağımda, ve tat, kan gibi birşeydi..



yitirdiğim çocukluğum gibiydi yalnızlık,
o kadar çabuk geçmiştiki gözümün önünden..
bir an ellerimi uzattığımda,
tırnaklarım söküldü yerlerinden..
yalnız kahvaltılar ve pencere önü masum izlenen oyunlardı sanki..



yitirdiğim oyuncaklarım gibiydi yalnızlık,
oynamaya kıyamadıım ve hala kutusunda sakladığım..
sokak aralarında korkup saklanışım,
ve bir taş parçasını elime alıp,
kendimi üzerinde yaşıyormuş hayal edişim gibi..



yitirdiğim arkadaşlarım gibiydi yalnızlık..
oyunlara alınmayışım, hep dışarda kalışım...
uzaktan baktığım güzel kızlar ve sevdiğimi söyleyemediğim sevgililerim gibiydi..
kendimden çok düşündüğüm başkaları gibiydi..



yitirdiğim gökyüzü gibiydi yalnızlık..
ölen beyin hücrelerim ve karın ağrılarım..
ilkokul sıralarından kalan şiir gibi, bağırarak içime attığım..
ve ilk aşk mektubumda bir kıza şarkı sözleri yazışım..




yitirdiğim yarınım gibi şimdi yalnızlık..
ne yana baksam orada,
içimde biryerlere çöreklenmiş hatta..
git diyorum, atıyorum..
her seferinde içinden çıkamıyorum..



yitirdiğim kalabalıklarım gibi yalnızlık..
o kadar tek başıma ki şimdi..
önüm, arkam, sağım, solum..
...yalnızlık...
 

derin***

Yeni Üye
Katılım
18 Mar 2006
Mesajlar
11,193
Tepkime puanı
0
Yaş
36
ikisalincak8fw12qg11pl.jpg


yazılamamış sözcükler, söylenememiş şiirler, edilmemiş kavgalar ve terkedişler.. çocukluğumdan hatırladığım beni ağlatan çizgi filmler.. üzüntü ve muz kabuğu... sabahları boş ev, soğuk çay, kurumuş ekmek.. olmayan sevdalarım, baktıklarım, iç geçirdiklerim, bakamadıklarım.. yediğim dayaklar ve kaçtığım kavgalar.. şeytan uçurtmasını tellerden indirmeye çalışırken ölen arkadaşım, maç sonrası kavgada kolumu kırışım.. bozduğum kuş yuvaları, laf attığım kızlar.. evimin önündeki büyük parkta kovaladığım geleceğim.. o hiç gelmeyeceğini sandığım bu günlerim.. şimdi incir ağacına yapılmış ipten bir salıncakta rüzgarın değdiği gibi yüzüme, her sallanışta tekrar değdi tüm anılar.. kısacık saçlarımın ve parmaklarımın arasından kayıp giderlerken arkalarından bile bakamadım..

tıpkı sen giderken bakamadığım gibi.. korktuğum gibi bakmaktan, sakalmaya çalıştığım gibi gözyaşlarımı.. yüreğime giren her krampın daha çok yaklaştırdığını bilerek beni ölüme, ve her zamanki gibi sol yanımda hissederek büyük iğrenç bir boşluğu genzime sancı kıvamında işledim ayrılığının acısını.. sentetik zamanlarda, elektronik buluşmalarda, her seni seviyorumun kaç kontur ettiğini hesapladığım şu yıllarımda daha ne kaldı son günüme diye düşünüyorum.. birler ve sıfırlardan yazılmış geleceğimde, dijital sevdalar düşlüyorum.. başkasından ödünç alır gibi içimde taşıyorum bu ruhu.. cıkaracak, kimselerin görmediği tenha bir sokak arası arıyorum..

şimdi ve sonra, her geçen günde biraz daha dünden uzaklaşıyorum...
 

derin***

Yeni Üye
Katılım
18 Mar 2006
Mesajlar
11,193
Tepkime puanı
0
Yaş
36
istanbul.jpg


şimdi senin şehrinde yağan yağmurları düşündümde,
beklide benim gözyaşlarımdır getirdikleri bulutların
sen bulut olursun yalnızlık yağarsın,
avuçlarının kokusu karışır toprağa.



şimdi senin şehrinde denizdeki vapurları düşündümde,
o arka tarafında köpüklere eş hasretimi simit ettiğimi martılara
sen martı olursun ben balık,
sarhoş oluruz bir kadeh rakı beyazlığında.



şimdi senin olduğun şehirde gece yıldızları düşündümde,
hani o üç tanesinin ortasında ilk sevdiğimi söylediğim
sen gökyüzü oluyorsun, ben toprak,
gözlerin kısıldığı ufuk çizgisinde buluşabiliyoruz anca.



şimdi senin olduğun şehre giden yolları düşündümde,
tren tadında tıkırtılar karışır uykularıma
gördüğüm bir rüyadan uyanmamaktır her sabah gelişim,
gideceğim ana kadar geçmişi unutup başlamaktır seni yaşamaya.
 

derin***

Yeni Üye
Katılım
18 Mar 2006
Mesajlar
11,193
Tepkime puanı
0
Yaş
36
kar3.jpg


Bu gece kar yağıyor şehre...
Yer gök beyaz...
Barışın rengi...özgürlüğün rengi yağıyor
Her bir tanesi umuda yağıyor...



Bu gece kar yağıyor şehre
İçimde bir kuş kar tanesi oluyor
Uçuyor...yağıyor yüreğime...
Sonsuz bir özlem yağıyor..



Bu gece kar yağıyor şehre
Sevginin adı oluyor berfin
Kaybolmak istiyorum beyazda
Yok olmak..yok oldukça varolmak



Bu gece kar yağıyor şehre
Acımı silmek istiyorum beyazda
Kaybolmak bulutların düşünde
Kayboluşumda bulmak özgürlüğü



Bu gece kar yağıyor şehre...
Ben yağıyorum....
Eriyorum...
 

HAYAL

Aktif Üye
Katılım
6 Ağu 2007
Mesajlar
447
Tepkime puanı
0
Yaş
36
emeğine sağlık derin teşekkürler hepsi çok güzel ;)
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39




Hiçbir şeyden habersiz minicik yüreğimin sahibi oldun,fark etmedin varlığınla atan kalbimin seni seviyorum diye haykıran sessiz çığlıklarını.Ansızın gidiverdin.Yüreğimden giderken yüreğimi de yanında götürdün,şimdilerde nefes almak zor yaşayan bir ölü gibiyim sensiz dön be canımın içi nerdeysen kimleysen bir ses ver uzaklardan gözyaşıyla dolu umutsuz bakan gözlerim gülsün…


Gittiğinden beri yüreğimde fırtınalar kopuyor,üşüyorum.Bilmediğim uzaklardasın şimdi.Yokluğuna yazıyorum acı dolu cümlelerimi.Her şeyden vazgeçtim ben sen gidince.Gülen gözlerim gülmüyor artık.Sevda şarkıları canımı yakıyor.Sen varken oysa böyle miydi hayat…


Şimdi kimin kalbindesin,kimin kalbine girdin usulca bilmiyorum.Benim kadar seviyor mu seni?Aşk acı çekmekmiş,can yakmakmış bunu da öğrendim sen giderken.Canım yandı,can yaktım.Seninde canın yanıyor mu benim gibi?


Senden uzaklarda yaşamaya çalışıyorum kırgın ve yorgun.Kırgınlığım sana değil seni benden alan hayata.Yorgunluğumsa hayattan seni geri almaya çabalayışlarımın eseri.
Ben sana bir adım yaklaştıkça hayat seni iki adım ötelere götürdü…




Sana tam dokunacakken yok oldun,yıkıldım.Serseri yüreğim köşesine çekildi sessiz sessiz ağlıyor…


Hayatın faturası ağır geldi ödeyemedim.Her şeyimi kaybetmiştim sen gittiğinde, sen her şeyimdin.Sessizlik hakim şimdi soğuk duvarların üstüme geldiği bu evde.Yıldızları seyretmiyorum artık geceleri.Saatlerce pencere önünde oturup her kayan yıldızda seni dilerdim ama onlarda yalancı çıktı.
Ne seni bana getirdi ne de yaralı yüreğimin sancısını dindirebildi…



Gülen gözlerim yok artık benim.Anlamsız boş boş bakan gözlere sahibim artık. Herkes "sana ne oldu böyle" diye soruyor anlamsızca bakıp "ne olmuş" diyorum.Yüzümde tarifi olmayan bir acı gizliymiş,uzaklaşmışım her şeyden herkesten.Eski çılgın,deli,yaramaz adamı özlemişler.Yaşayan bir ölü gibiymişim…


Bilmiyorlar ki sen gittiğin gün ben her şeyimi kaybettim.Bilmiyorlar ki yüzümdeki acı yüreğimin sancısından geliyor.Bilmiyorlar ki her şeyin bana seni hatırlattığını bu yüzden her şeyden herkesten kaçtığımı.Bilmiyorlar ki yaşamak için bir sebebim olmadığını...evet şimdilerde yaşamak için bir sebebim yok.Çünkü sen beni ölüme adım adım yaklaştıran bir sancısın yüreğimde...



Şunu bil ki sevgili,sen gittin ben bittim.Sen gittin hayat kazandı ben yenildim.


Hayat unutsa da beni sen unutma…
 

Aşkyıldızı

Aktif Üye
Katılım
10 Şub 2008
Mesajlar
250
Tepkime puanı
0
Yaş
47
                          DÜŞTÜN MÜ KURTULMAK ZOR...
                          EN İYİSİ NE YAPIP  NE EDİP  HİÇ DÜŞMEMEYE
                          ÇALIŞALIM...
                          VE  AYRICA  BİZLER BAŞKALARI GİBİ OLMAYALIM
                          DÜŞENLERİ KURTARALIM  LÜTFENNNNNNNNNNNN
                                                          ;)
                         
 
Üst