Ona de ki;

Nazli_Cicek

Multi Aktif Üye
Katılım
24 Ocak 2006
Mesajlar
2,466
Tepkime puanı
0
Yaş
37
devamini bekliyoruz tekrardan ellerine yüregine saglik ;)
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
893
Tepkime puanı
0
Yaş
39

papatyalar  koydum  torağına...

hasretti zor olan yalnızlık değil...
haykıramamaktı içindekileri cesaretsizlikti...
neden söyleyemedim ki sana bunları neden?
şimdi toprakla mezar taşına bakıp sseslensem sana duyar mısın?
anlarmısın beni,dokunurmusun yüreğime, severmisin?

her gördüğünde kalbim delice çarpardı, bi gülüşünü yakalamak için saniyeleri sayar, gecelerce o gülüşle giderirdim yalnızlığı...ama vardın hep vardın benle olmasanda nefes aldığını bilmek vardı bir gün benle olacağını ummak vardı...
ne gülüşün kaldı geride ne bakışın... dönülmez bir yola girip uzandın sonsuzluğa...ölüme karşı çıkamam ama yüreğim kanıyor...
özlüyorum gözlerini, gülüşünü, seni...
ölüm hiç sokulmamıştı bu kadar yanıma en incinir yerimden en güçsüz anımda geldi dayanamıyorum sensizliğe...

sana dair rüyalarımı toplayıp biriktireceğim yüreğimin bi köşesinde...unutmayacağım seni hep özeldin öylesin de...

içim kanıyor, yüreğim kanıyor, aşkım ağlıyor...
gittin sonsuz bir yolculağa son kez ve de ilk kez tutmak isterdim ellerini...özlüyorum seni delicesine, çıkarsızca, tüm yüreğimle...

papatyalar koydum toprağına hadi gülerek git sonsuzluğa...son veda son veda .....
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
893
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Nedensizce hissizce
Seni özlüyorum
Belki de seviyorum
Bilmiyorum
Hislerim doğru mu
Yanlış mı
Karmaşık mı
Görmek istiyorum
Ya da öyle sanıyorum
Amaçsızca bekliyorum
Sanki seni görünce
Bir şeyler olacakmış gibi
Sana aşıkmışım gibi
Sebepsiz bir bekleme
Nedensizlikler içinde bir bekleme
Bilinmeyenler
Tek bildiğim bir şey
Bilmiyorum ama
Özlüyorum...
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
893
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Bu sana son yazışım. Sözcüklere yüklemeye çalıştığım duygularım, beyaz kağıtların keskin kenarlarıyla nasıl da parçalanıyor böyle... İlk kez yazmak böyle zor, anlatmak bu kadar olanaksız... İçimde çağıldayan herşeyin, sana doğru aktığını duyupta bunu anlatamamak; ne acı... Oysa, seni her düşündüğümde, sesim, zamanın ve mekanın olmadığı görünmeyen ince ipeksi bir yolda ilerleyip kulaklarına akmadı mı?..



Her düşündüğümde seni, yapmam gereken sadece izlemekti. Ruhumun sana akışı, o hızlı ama bir o kadar yavaş, delice ama bir o kadar sakin, coşkuyla ama nasıl huzurlu bir çağlamaydı onların hepsi... Hemen duyardın; büyük kalabalıklarda, iki kişilik yalnızlıklarda, yada gözlerin maviliklere kilitlenmiş... Duyardın... Hala duyuyorsun... Şimdi, şu an, seninle konuşurken, ruhunda geziniyorum yine... Baktığın yerden uzaklaşan bakışlarını, o kimselere hissettirmediğin bir anlık dalgınlığı, sadece anın yakaladığı o ince sızıyı... Kapa gözlerini... Sen hep duyacak mısın beni, ben hep anlatacak mıyım; bilmiyorum... Ama, madem ayrılanlar hala sevgili, ayrılanlar hala sevdalı, bu ayrılıkta bitmeli...



Ayrılık... Ne çok korkardık bu sözcüğe yüklenen anlamdan... Oysa şimdi anlıyorum ki, ayrılığın kendisi değil, ayrılmakmış asıl zor olan... Ayrılmayı başarana kadar yaşanılanlar, o kanatan acıtan korkulu bekleyişler... O kopuşu yaşamak, artık başka biri değil, sen olan o varlığı olduğu yerden çıkarmaya çalışmak, ağlamak git artık içimden diyebilmek, ama daha derken pişman olup hayır kal ne olur diye yalvarmak... Ne kadar zordu... Öyle içimdeydin ki, seni ordan çıkarmak kendimi paramparça etmek demekti... Ayrılık... O kanlı zafer... Şimdi paylaştığımız işte bu... İçimizde o boşluğun büyük acısı yüzümüzde birbirimizin kanı var hala...



Canımmmm, diyorum son kez sana... Bir daha demiyeceğimdendir bu, ve bir daha yazmayacağımdan...
alıntı
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
893
Tepkime puanı
0
Yaş
39
olmadı olmayacak ta…

İmkansız nedir ben çok iyi bilirim seversin birisini hiçbir zaman senin olamayacağını bilirsin belki oda seni sever ama bu hiçbir şeyi değiştirmez sen sadece uzaktan sevmeyi yaşarsın ne kadar içinde yüreğinde olsa da sevgisi bilirsin ki o hiç senin acına çare olamayacaktır olmak istese de olamayacaktır. Tüm yollar kapalıdır bir çıkar yol ararsın ararsın ama bulamazsın uzaktan sevmelerin verdiği acı kalır yüreğinde çaresi yoktur bu acının tek çaresi kalbini koparmaktır onu da yapamazsın. Keşke dersin keşke çok önceleri çıksaydı karşıma ama isyan etmek de işe yaramaz geleceğini düşünürsün gözlerin yaşla dolar bilirsin onunla bir geleceğin olmadığını ama yine de seversin tutup yüreğinin en güzel en ulaşılmaz yerine oturtursun kimse kaldıramaz onu oradan ne kadar çaresiz olsa da bu aşk tek dermanı o olduğu için hep onu istersin hep üzülürsün acaba dersin bu kadar üzüldüm o benim olur mu yalnızca benim sorunun cevabını bilirsin asla senin olmayacaktır çok istese de olamayacaktır bir sürü soru tırmalar beynini çaresi yoktur bu aşkın bile bile seversin tutulursun sen kendin istersin acıyı böyle mutlusundur da o olsa belki daha mutlu olacaksın ama olmayacak bilirsin zaten içini acıtan bu değimli o hiç olmadı olmayacak ta…

 

sebnemsever_42

Multi Aktif Üye
Katılım
20 Mar 2006
Mesajlar
2,373
Tepkime puanı
0
Yaş
41
içim kanıyor, yüreğim kanıyor, aşkım ağlıyor...
gittin sonsuz bir yolculağa son kez ve de ilk kez tutmak isterdim ellerini...özlüyorum seni delicesine, çıkarsızca, tüm yüreğimle...

papatyalar koydum toprağına hadi gülerek git sonsuzluğa...son veda son veda .....



hepsi tek kelime ile mükemmel o güzel yüreğine sağlık sağolasın canım
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
893
Tepkime puanı
0
Yaş
39
gercek ama bunlar arkadaşım  hepsi gercek..
teşekkürler...
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
893
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Bardaktan boşalırcasına yağmur yağarken...
Kendimi sokağa atıp yağmur damlalarına gözyaşımı gizlediğimi Kimse bilmesin diye
İçimdeki özlem yangınını, hasret sancısıyla çarpışıp çıkardığı sesleri... Kimse duymasın diye Gök gürültüsüne kaçtığımı.
Yağmura karışan gözyaşlarımın, Toprağa süzülüp gülümün yanağına bir öpücük gibi konduğunu... Hasretimin gürültüsü gökyüzünde umarsızca dolaşırken, TESADÜF' ya gülümün gözlerine değmesini.
Kimse bilmesin, kimse duymasın diye Gökten damla damla yağan kar tanelerinin, "YİTİRDİĞİMİZ MELEKLER'MİŞ" rivayetine inanıp... Ben beni sokağa atıp üzerine basarken kanadığım Saçlarıma, paltoma, atkıma toplansın diye kar tanecikleri Dona dona saatlerce üzerimde taşıdığım kar taneleriyle yandım. Üzerime toplanan kartaneciklerinin içlerinde belki sende varsın diye umutlanıp...
Seni eve erimeden yetiştirebilmek için, bir hırsızmış gibi sokağımdan eve kaçtığımı Ama her defasında,kar tanelerinin gözlerimin önünde su damlası olup erittiği hayallerimi, Kimse bilmesin diye, kimse duymasın diye İÇİME KANADIM Ve son umudum olan güneşi bekledim.
Bütün perdeleri, bütün pencereleri
Belki güneşle geleceksin diye sonuna kadar açtım.
NE GÜNEŞ, NE SEN Hiçbiriniz...
Damlamadı güneş ışığı penceremden içeri, ve karanlık olunca herşey Umut güneşi hayallerimi eriterek indi gökyüzünden. Ellerimde bana kalan, kiminin küçük bir mum ışığında aydınlattığı, Benimse onca ışık demetine rağmen bir türlü aydınlatamadığım
Hep siyah kalan ACI YÜKLÜ geceler. Kimse bilmesin, kimse duymasın diye, Belki aydınlatabilir umuduyla ateş-böcekleri aradım geceme O kadar karanlıktı ki, okadar görünmezdiki herşey, Göremedim ateş-böceklerinin ışıklarını... Kimse bilmesin, kimse duymasın diye TÜKENEN HAYALLERİMİ... Rüyalarıma taşıdım seni Kimse bilmesin, kimse duymasın diye
Bu hayatta olmayışını, rüyalarıma sakladım seni.
Yitirdiğim sesini duyacağım diye, kaybettiğim gözlerini bulacağım diye, Toprağa saklamadığım günkü gibi kalacaksın diye. İçimde sen olan rüyalarımda nefes alıp, uyandığımda nefesimi tutarak yaşadığım hayata meydan okudum. Kimse bilmesin, kimse duymasın diye
Tekrar rüyalarımda, BABAM olduğunu
Uyuduğumu kimselere anlatmadım.
Sana benzettiğim insanlara sarılıp öpmek için kendimi zor tuttuğumu Adının harflerini kalbime gözyaşlarımla ince ince kazıdığımı Kimse bilmesin diye, Kalbi kapalı gezdim.
Kimse duymasın diye duygusallığımı Hiçbir gözyaşımı, boşuna harcamadım. Dahası BİRTANEM Senin yaşamaktan korkup kaçtığın "ÖLÜM ACISINI" Sen bilmeyesin diye, sen duymayasın diye Ben hep içime kanayarak yaşadım. ÖLÜMÜ ŞİMDİKİ GİBİ TANISAYDIM, SENİ TOPRAĞA GÖMMELERİNE ASLA İZİN VERMEZDİM

 
Üst