Ömrüm'e...

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Bilemezsin ne kadar mutsuzum buralarda.
Ve ne kadar yalnızım bu karanlıkta.
Hep aynı karanlık uzaklara dalıyor gözlerim,
Sonra isyanla titreyen dudakların geliyor aklıma.
Ve o kahverengi, ıslak, acı çeken gözlerin...
İşte o zaman senin için, senin acılarını yansıtan,
Çığlıklar atıyorum önümde uzanan mavi karanlığa.
Gecenin hüznü çökmüş yağmur bulutlarına.
Bırak gökyüzü ağlasın senin yerine bir de ben,
Sen acılara inat,
Kurut gözlerinde biriken yaşları.
İçini kavuran o acı intikam uğruna,
Yalnız ama yalnız sende varolduğuna inandığım,
O güzel değerleri yitirme ne olur.
Canım benim,
Bana haber yolla masal kuşlarıyla,
Tutunup kanatlarına uçarak geleyim.
Yine eskisi gibi koy başını omzuma,
Günler, geceler boyu öylece dertleşelim.
Ta ki, bir şafak vakti yeniden doğmuşçasına,
Tüm acılarından arınana dek, yanında kalayım.
Birlikte kıralım zincirlerini tutsak yüreğinin,
Ve "Artık Mutluyum" dediğinde,
Ben de sessizce evime döneyim...
alıntı
 

3va

Yeni Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,779
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Ve "Artık Mutluyum" dediğinde,
Ben de sessizce evime döneyim...


;)
 

3va

Yeni Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,779
Tepkime puanı
0
Yaş
41
İnsan bir şeye ne kadar çok sahip olursa
onu kaybetme endişesi de o kadar fazla olurmuş meğer...
Sen, bana tatmadığım bir sevgi tattırmıştın.
Ve beni öylesine sevmiştin ki,
tasavvurumun ufuklarına bile sığmayacak olan bu sevgi
elbette ki başımı döndürecek, gözlerimi karartacaktı.

Saf bir çocuğu, bu kadar fazla sev diye kim söyledi sana?...
 

3va

Yeni Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,779
Tepkime puanı
0
Yaş
41
mrme5di.png
 

3va

Yeni Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,779
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Bir orman bir gece kar altındayken,
çocuksu uçarı koşmak seninle...
Elini avucumda bulup yitirmek,
sığınmak ellerine bir gece vakti...
 

3va

Yeni Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,779
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Uzaktasın ama değilsin aslında.
Yüreğimden kalkan kelebeklerin saçlarına konduğu an,
bizi zaman ve uzaklığın asla ayrı koyamayacağını anlamıştık ikimizde...
İki beden iki farklı yerde olsa bile,
ruhların buluşmasını ne engelleyebilir?
Özgür bırak ruhunu.
Gecenin karanlığını delen beyaz bulutlara binip gelsin ve buluşsun benimle.

Sen aslında "ben" sin.
Şimdi ne düşünüyorsam aynını düşünüyorsun biliyorum.
Sabah uyandığımda yanımda olmayışının
acısını daha geceden hissediyorum, uykularım kaçıyor.
Gözlerinde hüznü, gözlerinde sevinci,
gözlerinde en yaramaz çocuğu gördüğüm anlar geliyor aklıma.
Sen de bak gözlerime.
Orada yıllara meydan okuyan solmamış ve asla solmayacak bir aşk var.
Senin aşkın..
Görmez misin?

Sesleri ayırt edemiyorum bu gece, ne garip...
Aklımda sadece senin söylediğin şarkılar var.
Ondan belki de ! Seni dinliyorum.
Bir şarkıda ben söylemek istiyorum seninle.
Sesimizin duyulmadığı yer kalmasın istiyorum.
Avazımız çıktığı kadar bağıra bağıra söyleyelim.
Şarkımız bütün aşklara marş olsun..
Söylemez misin?

Yine bir sabaha karşı sen uyumak isteyip de uyuyamadığında,
uykulara hasretken çalacağım kapını. Tüm ışıklar sönecek,
saatlerce el ele oturup tek kelime etmeden bakışacağız.
Yok edeceğim korkularını. Bunca gün nasıl sevmişsem seni
öyle seveceğim bundan sonra da..

Ya sen beni..
Sevmez misin?
 

3va

Yeni Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,779
Tepkime puanı
0
Yaş
41
atestenqt8.jpg


Yokluğun içimde ateşten bir gömlek.

Her gün yenisiyle değiştiriyorum.

Her gün bir öncekinden daha çok yanıyor canım.

her gün bir öncekinden daha çok ölüyor ruhum.

Senin sevginle hayat bulurken

diğer yandan yokluğunla biraz daha yok oluyorum.




Yokluğun içimde fırtına önceki bir sessizlik.
Her zamankinden daha çok durgunum, her zamankinden daha çok yaralı.
Rüzgarda yolunu şaşırmış bir kelebek misali salınıyor cansız bedenim sensizliğin girdabında..

Sana deli gibi aşıkken kollarımın hep boşluğu sarması acı veriyor.
Sözler dokunuşların yerini almıyor.
Bu yüzden ne söylesem hep yarım ne yazsam hep eksik kalıyor.

Seni sensiz yaşamaya alıştım demiştim ya.. Yalan söyledim sana.
Kendimle birlikte kandırdım seni de.. Bir avuntuydu imkansızlığına karşı.. Bir teselliydi çaresizliğimize nispet..
Hani sensiz yaşayamam ben ölürüm demiştim ya sevgili.. Şimdilerde nefessiz kalışım bu yüzden..
Ben sensizim yokluğunda.. Ben nefes alamıyorum..
Ben ölüyorum sevgili.. Ben ölüyorum..
Yokluğun ölümün diğer adı..

Bugünlerde garip bir hal var üzerimde.. Alıştım sandığım yokluğun yüreğimi eziyor.
Şarkımızı dinleyemiyorum artık.. İmkansızlığın ruhumu yakıyor.
Şarkımızdan akan her ezgiyle, gözümden akamayan kristal gözyaşlarım kalbimi acıtıyor..
Ben güçlü değilim.
Kalbim kalbine emanet yar..

Hani derler ya, “gitmek mi zor kalmak mı”...
Ben bu sorunun cevabını veriyorum şimdilerde gece gözlüm.
Benim için en zoruydu aşkını sensiz yaşamak, seninle sensizliğinde kalmak.
Herşeyi ardında bırakıp da gitmek..
Ruhunu emanet aldığın yere teslim etmek..


Adını kurutulmuş bir gül gibi yüreğimde saklıyorum
Bu sevgiyi senden uzakta sensiz yaşıyorum

Ne sesin var ne kokun...

Hangi günahın bedeli senin yokluğun!
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Adını kurutulmuş bir gül gibi yüreğimde saklıyorum
Bu sevgiyi senden uzakta sensiz yaşıyorum

Ne sesin var ne kokun...

Hangi günahın bedeli senin yokluğun!


çok  güzellllll....
 
Üst