sebnemsever_42
Multi Aktif Üye
- Katılım
- 20 Mar 2006
- Mesajlar
- 2,373
- Tepkime puanı
- 0
- Yaş
- 41
Bazen insanlar düşünürler. Hayatın anlamı ne diye. Bunu zaman zaman ben de düşünüyorum. Hayatın anlamı nedir diye?… En azından seni tanıyıncaya kadar düşünüyordum. Gerçeklerin acı olduğunu ve bu yüzden biberin gerçek olduğunu anlatan bir espriyi anımsadım. Halbuki biliyor musun, bütün biberler tatlıdır. Zira, hayat sanıldığı kadar acımasız ve acı değil, sadece hayattaki tadı alabilmeli, kendi istediğin gibi yaşayamadıkların ile beraber ölüp gittiğinde çevrenin sana bir yardımı olmayacak
Kendini özgür bırak, ne hissediyorsan onu yap. Çoğu insan gibi mesela benim gibi, ne yapman gerekiyorsa onu yapma, bırak duygularını perdelemeyi, bırak ırmaklar gibi coşsun. Bir sevdiğinin elini tutarken yaşadıklarının yanlış olduğunu düşünüp hayıflanma. Bırak o sevgi senin tüm benliğini sarsın. Eğer onun gerçekten aradığın olduğuna inanıyorsan, ona sımsıkı sarıl, onu yaşa, onu bırakma…
Günün birinde belki anlarsın ne kadar sevdiğini, ne kadar sevebileceğini, ne kadar sevildiğini, ne kadar sevilebileceğini… Ama iş işten geçmiş, sevgilin, seni seven gitmiş, yitmiş olabilir. İşte o zaman üzülme vaktidir. Yerli yersiz ağlama vaktidir. İşte o zaman çevrene dönüp, şimdi ne yapacağım diye sorma vaktidir. Alacağın cevabı sana söyleyeyim güzelim; BİLMİYORUM diyecekler, senin dediğin gibi
Ben biliyorum oysa, oysa sende biliyordun. Hep bildin zaten. Ama öyle olmadın. Ama artık sen de biliyorsun, biliyorsun ki, en azından bir kez gerçekten sevildin ve yine biliyorsun ki, bu sevgi bitmeyecek. En azından ben bitene kadar.
Yaşa... Doğru bildiğin insanı bul ve onunla yaşa, ama bu dostunu sakın unutma. Bil ki unutulmayı hiç sevmem. Ve bil ki kurallarım vardır, herkes buna uymak zorundadır.
Dostlarım benden önce ölemezler,
Dostlarım benden çok üzülemezler,
Dostlarım benden çok sevemezler,
Ve dostlarımı kimse benden çok sevemez.
Artık Ben'im dost'umsun.
Yaşa Bu hayatı sevdiğim, limon gibi sömürerek, tüm ekşiliğine rağmen tadını alarak yaşa.
Kendini özgür bırak, ne hissediyorsan onu yap. Çoğu insan gibi mesela benim gibi, ne yapman gerekiyorsa onu yapma, bırak duygularını perdelemeyi, bırak ırmaklar gibi coşsun. Bir sevdiğinin elini tutarken yaşadıklarının yanlış olduğunu düşünüp hayıflanma. Bırak o sevgi senin tüm benliğini sarsın. Eğer onun gerçekten aradığın olduğuna inanıyorsan, ona sımsıkı sarıl, onu yaşa, onu bırakma…
Günün birinde belki anlarsın ne kadar sevdiğini, ne kadar sevebileceğini, ne kadar sevildiğini, ne kadar sevilebileceğini… Ama iş işten geçmiş, sevgilin, seni seven gitmiş, yitmiş olabilir. İşte o zaman üzülme vaktidir. Yerli yersiz ağlama vaktidir. İşte o zaman çevrene dönüp, şimdi ne yapacağım diye sorma vaktidir. Alacağın cevabı sana söyleyeyim güzelim; BİLMİYORUM diyecekler, senin dediğin gibi
Ben biliyorum oysa, oysa sende biliyordun. Hep bildin zaten. Ama öyle olmadın. Ama artık sen de biliyorsun, biliyorsun ki, en azından bir kez gerçekten sevildin ve yine biliyorsun ki, bu sevgi bitmeyecek. En azından ben bitene kadar.
Yaşa... Doğru bildiğin insanı bul ve onunla yaşa, ama bu dostunu sakın unutma. Bil ki unutulmayı hiç sevmem. Ve bil ki kurallarım vardır, herkes buna uymak zorundadır.
Dostlarım benden önce ölemezler,
Dostlarım benden çok üzülemezler,
Dostlarım benden çok sevemezler,
Ve dostlarımı kimse benden çok sevemez.
Artık Ben'im dost'umsun.
Yaşa Bu hayatı sevdiğim, limon gibi sömürerek, tüm ekşiliğine rağmen tadını alarak yaşa.