SENİ ANLATAMADIGIM ANLAR.

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Bu gün belki 50.kez yırttım attım.Seni anlatmak istediğim kağıdı; bir şeyler vardı İçimde tarif edemediğim bir şey ,sanki bazı şeyler silinmişti. Ve bir şeyler filizleniyordu çok küçük bir fidan; bu fidan sanki kırılacak gibi duruyordu dokunmaya korkuyorum .


Kaç zaman oldu acaba bu perdeleri aralamayı odama hava girmeyeli kaç gün, dışarı çıkmayalı kaç zaman oldu ? bir dost’a merhaba demeyeli ben meğerse ne kadar öldürmüşüm bu yüreği dört duvara hapsetmişim daraltmışım dünyamı .


Onun güneş gibi sıcaklığını hissettiğimde her şey daha başka görünmeye başladı gözümde, bu ev bu kadar güzelmiydi,ya çiçeklerim krizantamler, gül,papatya ,sardunya ve kolanya çiçeği sizin güzelliğinizi unutmuşum o hapsolduğum dört duvar arasında, kötü bir susen yüzünden .


Açıyorum dolabımı sürekli üzerimden çıkmayan siyahlar siz söyle durun artık,Gelin benim penbelerim,mavilerim,yeşillerim,kırmızı elbisem ..İçim içime sığmıyor yüreğim taşıyor yeşil yaprakların tazeliğinde bir aşk bendeki .


Yüzündeki huzurla son buluyor dertler, acılar ve düşünceler .Gözümde çelimsiz bir insan görüntüsü değil , bütün hayatının yüz hatlarında ifade ediliş sureti sendeki... benim vurulmuşluğum o hep sendeki .
alıntı
 

sebnemsever_42

Aktif Üye
Katılım
20 Mar 2006
Mesajlar
2,377
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Açıyorum dolabımı sürekli üzerimden çıkmayan siyahlar siz söyle durun artık,Gelin benim penbelerim,mavilerim,yeşillerim,kırmızı elbisem ..İçim içime sığmıyor yüreğim taşıyor yeşil yaprakların tazeliğinde bir aşk bendeki .


çok güzel sağolasın...
 

3va

Yeni Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,779
Tepkime puanı
0
Yaş
41
teşekkürler AYŞE21 paylaşımın için ;)

Ancak bu tarz yazıları ayrı ayrı değil de tek bir başlık altında toplamanı rica ediyorum ;)
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
OO  ÇOK  TEŞEKKÜR EDERİM ACEMİLİĞİME  VERİN  ÇOK SAGOLUN....
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Ne oldu bana böyle. Neden direniyorum. Neden beni istemeyen senin karşısında aman dileniyorum. Neden başka elleri tutmuyorum. Göz yaşlarımı neden kurutamıyorum. Her gece yatağa yattığımda neden ıslanıyor yastığım. Neden çıkmıyorsun aklımdan. Neden uyuyamıyorum geceleri. Şarkıları dinlemek neden yakıyor yüreğimi. Herkes gülerken ben neden ağlıyorum.

Küçücük bir yanılgıya düşüp sevgimin mantığımın önüne geçmesine izin versem belki de ölüm avuçlarının içine alacak beni. Ve aşkımın değil ölümün esiri olacağım. Neden bu hasret böylesine acımasızca yakıyor canımı. Neden susturamıyorum içimdeki çığlıkları. Neden kalbim, beynime hükmetmeye çalışıyor. Neden ben mantığımla kalbim arasında savaş veriyorum.

Ve ben böylesine yıkım yıkım yıkılırken sen neden bir kez olsun görmüyorsun beni. Neden gitmeme izin veriyorsun hayatından. Yada neden gönderiyorsun göz göre göre. Sözlerin yetmediği yerde suskunluğa bürünüyorum. Suskunluğum yüreğimde çığlıklar atarken ben yinede aşka direniyorum.

Ve sen git diyorsun. Küçücük bir umut bile vermiyorsun bana. Ve ben gidemiyorum. Neden beni istemeyen sana hayır bile diyemiyorum.



Adını koyamıyorum bu sevginin. Belki hiç sevmedin beni. Belki senin için geçici bir hevestim. Belki de benim yerimi dolduracak başka bir aşk çıktı karşına. Oysa ben, senin benden bu denli uzaklaşmanı sağlayacak hiçbir şey yapmadım. Vaktim bile olmadı seni kendimden uzaklaştırmaya.

Sen, veda etmeye bile zaman bırakmadan giderken şimdi böylece sessizden yine bana bakmalar kaldı ardın sıra. Adını koyamadım ama çok sonra anladım ki gidişin, bitişimmiş...
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Issız Sevdam...

Yıldızları süpürürsün, farkında olmadan
Güneş kucağındadır, bilemezsin
Bir çocuk gözlerine bakar, arkan dönüktür.
Ciğerine kuruludur orkestra, duymazsın
Koca bir sevdadır yaşamakta olduğun, anlamazsın...

Bazen seven gözlerdeki pırıltıyı göremez, arkamızı döneriz. Yanıbaşımızdaki mutluluğu çok uzaklarda ararız.Tuğlalarla engeller öreriz sevgimizin önüne...Ya sonra ?...Keşkeler çığlık atmaya başlar...

Bir camın iki yüzü gibi yakın, iki mevsim kadar uzaktık birbirimize...Baharda yüreğime düşen son cemreydin içimi ısıtan...Gözyaşların sanki damla damla yüreğime yağıyor, gözlerimize ektiğimiz fidan yüreğimize kök salıyordu her geçen gün...Aynı anda hüznü ve mutluluğu yaşar mı insan? Ben yaşıyorum...Bir gün ilkbahar oluyorum yürekleri yeşerten, bir gün sonbahar oluyorum yürekleri karartan...Bazen tomurcuk bir gül gibi açmayı beklerken, bazen de usul usul yapraklarımı döküyorum herkesten habersiz...

Sen karlı dağlarımın mevsimsiz açan kardeleni... Gülümsemektesin bana görkeminle ama ulaşamıyorum sana...Gücüm yetmiyor!... Zirveye çıkmak için var gücümle savaşıyorum ama karlar ve soğuk yolumu kesiyor...Bir soluk kadar yakın, yıldızlar kadar uzak derler sevgi için, uzanırsın yetişemezsin, yetişirsin dokunamazsın, dokunursun vazgeçemezsin, vazgeçersin belki( mi acaba) ama unutamazsın...

Balıkların sevgisini biliyorsun değil mi? Birbirlerine hiç dokunamazlar ama sevgilerini hep yüreklerinde hissederler.Tıpkı? ... Ben sadece yüreğine sahip olmak istiyorum....Ben bir ışık olup yüreğine akmak istiyorum. Ben gözlerinde tanıştığım cenneti yüreğinde yaşamak istiyorum....Bu ıssız ada benim yaşamama uygun mu acaba? ...Gözlerimdeki ışıltı , ay ışığında denize düşen yakamoz gibi yüreğini aydınlatsın ister misin? ...


Bu ıssız adada sen, ben ve sevgimiz olsun...Ay, güneş şahidimiz olsun, yıldızlar dans etsin etrafımızda mutluluktan...Herkesten, herşeyden uzak küçücük bir dünyamız olsun....
 

3va

Yeni Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,779
Tepkime puanı
0
Yaş
41
"Sen, veda etmeye bile zaman bırakmadan giderken şimdi böylece sessizden
yine bana bakmalar kaldı ardın sıra..."


tekrar teşekkürler...
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
verliebt' Alıntı:
"Sen, veda etmeye bile zaman bırakmadan giderken şimdi böylece sessizden
yine bana bakmalar kaldı ardın sıra..."


tekrar teşekkürler...


ben  teşekkür  ederim  sizlere.
 

derin***

Yeni Üye
Katılım
18 Mar 2006
Mesajlar
11,193
Tepkime puanı
0
Yaş
36
Yüzündeki huzurla son buluyor dertler, acılar ve düşünceler .Gözümde çelimsiz bir insan görüntüsü değil , bütün hayatının yüz hatlarında ifade ediliş sureti sendeki... benim vurulmuşluğum o hep sendeki .

emeğine sağlık :alkis
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
UNUTULMUYOR!

Her gece olduğundan biraz daha muhtacım sana
Kırgınım aslında, kızgınım…
Hayır sana değil; Seni kırıp üzen şu aptallığıma…
Ne olursa olsun
Zamanım da mekanım da değişmiyor
Hep her zaman aynı yere çıkıyor bütün yollar; Sana!..

Uzun zaman oldu içimdeki maviler donalı. Kendim seçtim sevdayı tek başıma
yaşamayı. Yalnızlığımın sorumluluğunu taşıyacak kadar da yürekli olduğumu
düşünür ve söylerdim herkese gururla. Geceler sancı olur işlerdi içime ama
yüreğimde yaşattığım sevdamı düşündükçe, içime yayılan sıcaklık alıp
götürürdü tüm sancılarımı...

Ne kadar zamandır böyleyim, ne kadar zamandır en yakın dostum özlem,
hatırlamıyorum. Sanki zaman durdu. Evet özlüyorum ve özlemeyi de seviyorum.
Çünkü özlemin içinde aşkım, mutluluğum, umutlarım var. Gidenlerin ardından
ağıt yakmamayı öğreneli çok uzun zaman oldu ama sen bambaşkaydın. Kimseyi
senin kadar sevmemiştim ki. Seni birine anlatmaya kalksam sözcükler
yetmiyor, kelimeler acizleşiyor. Neye benzetsem, hep bir yanın eksik
kalıyor...

Gülemiyorum artık. En iyi yapabildiğim şeyi kaybettim. Aslında önce seni ve
senle birlikte herşeyimi kaybettim. Yanımda yoksun. Olsan sarılırdım sana
sıkı sıkı. Bırakmazdım, sıkılır, bağırır çağırırdın ama ben biraz daha fazla
sarılırdım sana. Biliyorum benden bağımsızdın, hiç sahip olamadım sana.
Olmakta istemedim aslında, çünkü hep yanımda olacaktın... Ya da ben öyle
sandım...

Dinlediğim her şarkıda, her yağmurda ıslanışımda, dalgaların kayalara
çarpışında, her nisanda ve her eylülde, sen yeniden gidiyorsun benden. Ben
bu ayrılışların acısını yaşarken, birgün gidebileceklerini düşünerek,
kimsenin gelmesine izin vermiyorum…

Sana ilk satırlarımı yazdığımda, yine mum ışığı vardı odamda. Soğuk, beyaz
bir defterin her şeyi hayale dönüştüren sayfalarında, ilk kez seni
yaşamıştım. Şimdi uzun yağmurların ardından yine mum ışığıyla dolu odamda,
yine ve hala sana yazıyorum. Çünkü ben her hayal kırıklığım, her duvara
çarpışımdan sonra hala sana dönüyorum.

Ortasından kopartıldığı için hiçbir zaman sonu gelmeyecek günlerimize dönüp,
hala seni arıyorum... Çünkü hala seni seviyorum.........


(ALINTI)
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
derin***' Alıntı:
Yüzündeki huzurla son buluyor dertler, acılar ve düşünceler .Gözümde çelimsiz bir insan görüntüsü değil , bütün hayatının yüz hatlarında ifade ediliş sureti sendeki... benim vurulmuşluğum o hep sendeki .

emeğine sağlık :alkis

teşekkürler  canım...
 

3va

Yeni Üye
Katılım
3 Ocak 2006
Mesajlar
12,779
Tepkime puanı
0
Yaş
41
Gülemiyorum artık. En iyi yapabildiğim şeyi kaybettim. Aslında önce seni ve
senle birlikte herşeyimi kaybettim. Yanımda yoksun. Olsan sarılırdım sana
sıkı sıkı. Bırakmazdım, sıkılır, bağırır çağırırdın ama ben biraz daha fazla
sarılırdım sana. Biliyorum benden bağımsızdın, hiç sahip olamadım sana.
Olmakta istemedim aslında, çünkü hep yanımda olacaktın... Ya da ben öyle
sandım...
  :( :-\

harika...

 

burki

Yeni Üye
Katılım
9 Tem 2006
Mesajlar
4
Tepkime puanı
0
Yaş
36
çok hoş swdimm pylmrın için saol  :)
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
KİmsİN SEn?

--------------------------------------------------------------------------------

Bir şeye körü körüne inanmayalı uzun zaman olmuş.Her düşünülenin altında olumsuz bir taraf aramak,yaşam biçimi haline gelmiş.Bu kadar iyi olamaz,başka bişey olmalı dedirtiyor hayat bana.Hata mı bu acaba?Bunları düşünürken neler kaçırıyorum?Gerçekten doğru olabilir mi?Bir sihirli küreye ihtiyacım var sanırım.Gözümle görmeden inanamayacağım.Bu şüphe kötü birşey.İnanmak isterdim oysa;o zaman herşey çok daha kolay olurdu.Sorgulamaktan yoruldum.Oysa böyle olmasını ben istemedim.Her seferinde tam işte bu dediğim anda bir rüzgar silip süpürdü herşeyi.Sonra ben de bu işin kuralı bu demekki deyip,kuralına göre oynamaya başladım.Ama unuttum hayatın oyun olmadığını.Şimdi işin içinden çıkamıyorum,oynayan o kadar çok insan gördüm ki;deşmeden birşeyleri rahat edemiyorum.Belki de boşuna uğraşıyorum,bir gün gerçeği tüm çıplaklığıyla görünce umarım kendime gülümserim.Herkesin sırları vardır;bunu kabul edebilirim belki ama içimdeki bu sırları ortaya çıkarma isteğini bastıramıyorum.Paylaşana kadar senin esirin,paylaştıktan sonra sen sırrının esiri olursun derler.Hatta orjinali şöyledir;“Sırrını saklarsan kölendir, söylersen efendin”.Söylemesin kimse zaten,ona da inanmayabilirim *,kendim bulmalıyım ve beni ilgilendirenleri çıkarmak zorundayım ortaya,batıyor sürekli,bırakmaz yoksa peşimi.O benim peşime düşmeden ben düşüyorum bir dedektif edasıyla,parçaları birleştiriyorum,eksikleri arıyorum sonuçta ortaya çıkacak manzaranın beni memnun edip etmeyeceği meçhul ama kötü de olsa bilmek istiyorum.Böylece hayata karşı kendimi daha güçlü hissedeceğim.Sırf bunun için bile uğraşmaya değer.
O zaman başlayalım.
Kimsin sen?...
 

AYŞE21

Aktif Üye
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
898
Tepkime puanı
0
Yaş
39
Gülüşlerinle Alkışla Beni
>>
>>Mucizeler ancak onlara inananlarca yaşanır ve aşk bir mucizedir
>>Bir aşkın bitişi, bir nehrin kuruyuşuna benzermiş. Ben senin, o nehri
>>kuruttuğun satırlarından geldim sevgili...
>>Satırlarından geldim birkaç saat önce...Uzun zamandır okumadığım ve
>>özlediğim satırlarından.Sessizliğin fazlasıyla konuşkandı. Beni bir
>>zamanlar
>>anladığına inandığım satırlarından geldim, yürekli sevginden...Okudum
>>seni,
>>hasretle ve sevgiyle..Ama ben senin, artık hiç yazışmayacağımızı bilen
>>satırlarından geldim. Düşlerin nerede sevgili, düşlerini göremediğim
>>satırlarından geldim. Korkuların ne zaman bitecek sevgili..? Düşlerin ne
>>zaman gün ışığına çıkacak..? Ve sen nereye yerleştirdin sana verdiğim
>>güzel
>>sevgimi..? Ört üstünü ne olur, üşümesin ve gösterme kimseye. Özenip,
>>beğenip
>>almaya kalkmasın. Bari sevgim sende kalsın. Çünkü ben senin, artık beni
>>istemeyen satırlarından geldim. Beni aramayan, merak etmeyen ve özlemeyen
>>satırlarından. Gülüşlerim sende kaldı demiştim, doğruymuş. Seni okurken
>>birden gülmeye başladım. Tekrardan yanıma almak istedim, size ihtiyacım
>>var
>>dedim, gelmediler. Ve ben senin, gülüşlerimi alıkoyan satırlarından
>>geldim.
>>Görüyorsun işte, sadece ben sevmemişim seni. Bana ait her bir güzellik
>>seni
>>seçti, senin yanında kaldı.Bana sadece ben kaldım gibi. Artık biliyorum,
>>belki de seni kimsenin çözmesini ve tanımasını istemedin diye, o kapalı
>>kutu
>>gibi kapattığın yüreğini kimse anlamasın diye bıraktın beni. Sen aşk
>>adamısın, sen her mevsim aşık olmalısın, bu yüzden, daha fazla yakınlaşmak
>>adına korktun. Birine tekrardan yakın olmaktan..Bu yüzden bana bir ayrılık
>>hediye ettin, beni bana bıraktın, sen sana kaldın. Ben senin, sana kalan
>>satırlarından geldim sevgili. Sadece sana ait olan satırlarından...
>>
Artık gidiyorum desem de, nereye gidebileceğimi ben de bilmiyorum ya da
>>bildiklerimi senden gizlemeyi tercih ediyorum. Senden uzaklaştıkça sana
>>daha
>>da yakın olduğumu hissetmem, gidebilecek hiçbir şehir ve yön bırakmıyor
>>bana. Bir uçağın sesini duyuyorum, çok yakınlarımdan geçiyor. Üç dört saat
>>sonra, senin yaşadığın şehrin içinden de geçebilir belki. Sen de aynı sesi
>>duyar mısın acaba..? Bir tek beni duymuyorsun, beni işitmiyorsun gibi.
>>İşte
>>bu yüzden, ben senin, artık beni duymayan satırlarından geldim sevgili.
>>Beni
>>artık hiç duymayan satırlarından..
>>
>>Biliyor musun, ben sana kavuşmayı değil, sana kavuşmayı düşlemeyi
>>sevdim..Bu
>>yüzden de ben senin bu düşleri kanattığın satırlarından geldim sevgili, bu
>>düşleri delik deşik yaptığın satırlarından..
>>
>>Gülüşlerinle alkışla beni, yeter..Çünkü seni sevdiğimi bilen ve bilecek
>>olan
>>satırlarından geldim..şimdi de seni, dahası bizi, o satırlarda bırakarak
>>gidiyorum...
>>
>>Ama sen ne olur, ne olur gülüşlerinle alkışla beni..seni yürekten sevmiş
>>olduğumu bilen satırlarından geldim..!
>>
 
Üst