[size=10pt][size=10pt][size=10pt]Ne sehit,ne’de Gazi..
Nada ve Rima iki kiz kardestiler,Nada Rima’dan iki yas daha buyuktu,bu iki kiz kardes israil isgali altindaki filistin topraklarinda yasiyorlardi, Nada cok guzel bir kizdi,kucucuk yaslarda bile erkek cocuklar hep onunla oynamak icin can atarlardi.Rima ise aksine cok cirkin bir kizdi,onunla’da kimseler oynamak istemez ve yanindan kacarlardi, bazende cirkinligiyle alay ederlerdi, Rima kucuk yaslardan beri yalnizligin icine gomulmeye basladi.…..Babasi ve annesi aralarinda konustuklari zaman, Rima icin cok uzulurler ve bu kiz evde kalir kimse onunla evlenmek istemez, olsa olsa hizmetci olur derlerdi…Gercekten Rima’nin yuzu yusyuvarlak ve ayni zamanda yuzlerce sivilce ile kaplanmis gibiydi,Bir cok cocuklar da ona topac kiz diyorlardi,Erkeklerin belden yukarisi genisler,kadinlarinda belden asagisi, ama Rimanin vucudu ise tam tersineydi, belden asagisi ince belden yukarisida cok kalindi..Yakisikli anne ve babadan boyle cirkin bir kizin dogduguna kimseler inanmak istemiyorlardi…
..Rima genc yaslarda arkadassiz kalinca kendini din’e Verdi, devamli din kitaplari ve kuran okur, ilahiler mirildanirdi, daha kucuk yaslarda kuran’i bir kac sefer hatim etmisti,butun kurani ezberden okuyabiliyordu.Zar zor orta okulu bitirdikten sonra okula gitmedi,kendini eve haspsedip biraz daha din’e Verdi.
..Ablasi Nada’da buyuyup guzellestikce muhitin delikanlilarini pesinden kosturmaya basladi,onlarin oralarda genc kizlari 16 ,17 yaslarinda kocaya verirlerdi, bir cok talipleri cikmasina ragmen ayak diretiyor evlenmek istemiyordu. Henuz kafasina uyacak erkek karsisina cikmamisti.
..Gunler ilerledikce Rima’da daha cok icine kapaniyor, yakin ailesi disinda dis dunya ile iliskisini kesiyor gibiydi,Arasira tanidik komsularina gidip kuran okuyordu.Sesi cok guzeldi butun cirkinligine ragmen allah ona cok guzel ve icli bir ses vermisti,Bu guzel sesiyle iyi bir sarkici olabilecegini soyluyorlardi ama o bu olumlu dunyadan pek fazla bir sey beklemiyordu,bu guzel dunyaya sirtini cevirmis, guzel gunlerin cennette kendisini bekledigine inaniyordu..
…..Bir kac metre kumas almak icin manifaturaciya gitti, sahibi tanidiklari latifa hanimdi ama bu gun dukkanda genc bir delikanli duruyordu,size yardimci olabilirmiyim diye sordu.Rima kumaslara bakmak istiyorum deyip raftan bir kac top indirtti,sonra bir tanesinden 3 metre kestirdi.. Tezgahtaki genc,, Ben latifa halamin yegeniyim, adim faruk,bir kac gunlugune halamin yanina tatile geldim halam hasta oluncada dukkana bakmak bana dustu dedi…. Rima aldigi kumasin bedelini odedikten sonra ,benim adim Rima bir kac ev yukarda oturuyoruz, deyip dukkandan cikti.Faruk ilk defa bu kadar cirkin bir kiz gordugu icin Rimanin arkasindan dikatli dikkatli bakti.
…….Telaviv sehrinin kenar mahallelerinde yasiyorlardi, orasi tam tamina bir varos filistin mahallesiydi,Bir kac gun sonra Rima yine latifa hanimin dukkaninin onunden gaciyordu, Faruk disari cikip selam Verdi ve hal hatir sordu, Rima’da cok fazla ileri gitmeden faruk’a selam Verdi hal hatir sorup yoluna devam etti, Hafta sonu bir kac metre perdelik kumas almak icin tekrar dukkana gitti, bu defa biraz daha cene yaptilar, Faruk Rimaya arkadaslik yapmak istedigini soyledi,..Rima Farugun yuzune bakip,benim gibi cirkin bir kizla simdiye kadar kimse arkadaslik yapmak istemedi, kafanin icinde kotu dusunceler varsa vaz gec bu sevdadan,ben dindar bir kadinim kimsenin oyuncagi olamam deyip dukkandan cikti.Yolda yururken icine bir suphe girmisti Acaba Faruk kendisiyle alaymi etmisti ? yoksa ciddiymiydi ?....Dukkan sahibi latifa hanim komsulariydi ama bir haftadir gormemisti,bir aksam uzeri ziyaretine gitti,.Faruk da ordaydi, caylarini icerlerken Faruk niyetim cok ciddi seninle arkadas olmak istiyorum Rima dedi…..Bir hafta sonrada Rima benimle evlenirmisin diye resmen sordu……Rima duyduguna inanamadi ama teklifi Kabul etti, Faruk evlerine girip cikmaya basladi bu arada Ablasi Nada ile de tanisti ve samimi olmaya basladi.
….Bir ay icinde evlenmeye karar verdiler, Rimanin evinde sade bir nikah kiyilacak ve sonra Farugun kasabasi olan gazze’ye gideceklerdi….Nikah memuru ve davetliler gelmis bekliyorlardi Rimada beyaz gelinligi icinde Faruk’u bekliyordu ama Faruk ortalarda gozukmuyordu. Bir kac dakika sonra annesi yanina gelip kulagina bir seyler soyledi,Rima oldugu yere yikilip bayildi….Ablasi Nada Farukla beraber Kacmislardi…Ablasi kocasi olacak adami elinden kapmisti… Misafirler gittikten sonra banyo’ya girip babasinin tras ciletlerinden kullanilmamis bir tane aldi odasina gitti yatagina uzandi ve her iki bileginin damarlarini kesti..Kizinin uzgun oldugunu bilen annesi teselli etmek icin odasina girince feryadi basip dustu bayildi.Feryada kosan babasi Rimanin bileklerini siki siki bagladiktan sonra taksiye atip hastaneye goturdu…Israilli doktorlar hemen mudahele edip kesilen damarlari diktiler ve bu arada iki sise kan vererek Rimanin hayatini kurtardilar.
…….Bu defa Rima daha cok hayata kustu,kimselerle konusmak istemiyordu,Kan kardesi ablasi bile ona ihanet etmisti. Iki gun sonra taburcu edilip evine dondu.bir kac gun sokaga bile cikmadi,kendini biraz iyi hissettikten sonra komsulari Emine hanimin evine gidip beraberce kuran okumaya basladilar, okudukca rahatliyor, baska bir aleme daliyor ve kendini daha mutlu hissediyordu.bu dunyanin bir hic oldugunu farzedip kendini obur tarafa hazirliyordu,..Gunlerden bir gun Emine hanim,seni bizim Seyhimizle tanistirmak istiyorum,cok bilgili ve saygili adamdir, ben onun muridiyim eger istersen sende onun muridi olabilirsin diyerek Rimanin kafasina girdi, kisa bir zaman sonra seyhin evinde bulustular, seyhin elini optu, ordada kendisi gibi bir cok genc vardi herkes birbirine kardes diyorlardi,Seyh ve cevresi gun be gun Rimayi doldurmaya basladilar, ayni zamanda Rimaya cok sefkatli davraniyorlardi. Rima yillarca yalnizlik icinde yasamis kardesligi ve sevgiyi ogrenememisti, burda kendine gosterilen sevgiyi ne ailesinden nede akrabalarindan gormustu…Bu cemaati sevdi ve onlara katildi,cunku burda ona insan gibi davranip kisiligine deger veriyorlardi.
….Bir gun Seyh efendi Rima’yi yanina cagirip,, Bak yavrum sen bir muddet evvel intihar etmek istemistin,intihar edenin cenaze namazi kilinmaz, vede cennete bile gidemez, ama vatanin icin sehid olursan hem kahraman olursun hemde cennetin kapilari ardina kadar sana acilir, deyip kizin kafasina milliyetcilik vatanperverlik hakkinda cok seyler doldurdu.
,,Bu cemaat icinde yavas yavas Israil dusmanligini Rima’nin beyni icine islemeye baslayip beynini yikadilar, artik oda israillileri sevmiyordu onlar can dusmanlariydi. ,,,<<< Seyh;; gun gelecek bu pis yahudileri burden atacagiz, butun isgal altindaki topraklar yine bizim olacak gunu gelince icap ederse bu savasta kendimizi feda etmekten cekinmiyecegiz,hepiniz bu kutsal savasta bize yardimci olacaksiniz filistin ozgur ve bagimsiz filistin olana kadar savasacagiz diyordu..Rimanin gunlerinin cogu ozgurluk icinde gecmeye basladi,burda kendini cok mutlu hissediyordu, burda ona kimse topac kiz demiyordu.. burda onun sivilceli yuzune kimse tiksintiyle bakmadan kardes diyorlardi..
…. Yine bir gun Seyh Rimayi ka yanina cagirdi ve bak yavrum, senin bize yardim etme gunun geldi,Yarin Telaviv’e gideceksin tarif edecegim dukkandan sana bir sirt cantasi verecekler, icinde bomba olacak, bu bombayla kalabalik yahudi toplumu icine girip bombayi patlatacaksin, ayni zamanda sende vatanin icin kendini feda edip sehitlik mertebesine ulasacaksin,vede filistin halki icinde adi asla unutulmayacak bir kahraman olup cennete gideceksin,orda melekler simdiden seni bekliyorlar dedi…. Rima duyduklarina inanamiyordu, seyhi onun intihar bombacisi olmasini istiyordu,, Seyhinin elini optu helallasti, canim sizler ve filistin halki icin feda olsun dedi.
….sabahleyin sehire gitti belirli yerden sirt cantasini aldi ve arkasina asti remote kontrolunu elbisesinin kolu icinde saklayip ana caddede kalabalik bir pastaneye girdi . icerdeki musterilerin hepsi yahudiydiler, tam pastanenin ortasina gelince remota basti ve bomba patladi, kendisyle beraber 4,u cocuk olmak uzere 9 kisi oldu 35 kisde yaralandi..
….Sir.Ako. Tarafindan yazilmistir.
….Okuyanlara binlerce tesekkurler.
….20 subat 2008 sydney...[/size][/size][/size]
Nada ve Rima iki kiz kardestiler,Nada Rima’dan iki yas daha buyuktu,bu iki kiz kardes israil isgali altindaki filistin topraklarinda yasiyorlardi, Nada cok guzel bir kizdi,kucucuk yaslarda bile erkek cocuklar hep onunla oynamak icin can atarlardi.Rima ise aksine cok cirkin bir kizdi,onunla’da kimseler oynamak istemez ve yanindan kacarlardi, bazende cirkinligiyle alay ederlerdi, Rima kucuk yaslardan beri yalnizligin icine gomulmeye basladi.…..Babasi ve annesi aralarinda konustuklari zaman, Rima icin cok uzulurler ve bu kiz evde kalir kimse onunla evlenmek istemez, olsa olsa hizmetci olur derlerdi…Gercekten Rima’nin yuzu yusyuvarlak ve ayni zamanda yuzlerce sivilce ile kaplanmis gibiydi,Bir cok cocuklar da ona topac kiz diyorlardi,Erkeklerin belden yukarisi genisler,kadinlarinda belden asagisi, ama Rimanin vucudu ise tam tersineydi, belden asagisi ince belden yukarisida cok kalindi..Yakisikli anne ve babadan boyle cirkin bir kizin dogduguna kimseler inanmak istemiyorlardi…
..Rima genc yaslarda arkadassiz kalinca kendini din’e Verdi, devamli din kitaplari ve kuran okur, ilahiler mirildanirdi, daha kucuk yaslarda kuran’i bir kac sefer hatim etmisti,butun kurani ezberden okuyabiliyordu.Zar zor orta okulu bitirdikten sonra okula gitmedi,kendini eve haspsedip biraz daha din’e Verdi.
..Ablasi Nada’da buyuyup guzellestikce muhitin delikanlilarini pesinden kosturmaya basladi,onlarin oralarda genc kizlari 16 ,17 yaslarinda kocaya verirlerdi, bir cok talipleri cikmasina ragmen ayak diretiyor evlenmek istemiyordu. Henuz kafasina uyacak erkek karsisina cikmamisti.
..Gunler ilerledikce Rima’da daha cok icine kapaniyor, yakin ailesi disinda dis dunya ile iliskisini kesiyor gibiydi,Arasira tanidik komsularina gidip kuran okuyordu.Sesi cok guzeldi butun cirkinligine ragmen allah ona cok guzel ve icli bir ses vermisti,Bu guzel sesiyle iyi bir sarkici olabilecegini soyluyorlardi ama o bu olumlu dunyadan pek fazla bir sey beklemiyordu,bu guzel dunyaya sirtini cevirmis, guzel gunlerin cennette kendisini bekledigine inaniyordu..
…..Bir kac metre kumas almak icin manifaturaciya gitti, sahibi tanidiklari latifa hanimdi ama bu gun dukkanda genc bir delikanli duruyordu,size yardimci olabilirmiyim diye sordu.Rima kumaslara bakmak istiyorum deyip raftan bir kac top indirtti,sonra bir tanesinden 3 metre kestirdi.. Tezgahtaki genc,, Ben latifa halamin yegeniyim, adim faruk,bir kac gunlugune halamin yanina tatile geldim halam hasta oluncada dukkana bakmak bana dustu dedi…. Rima aldigi kumasin bedelini odedikten sonra ,benim adim Rima bir kac ev yukarda oturuyoruz, deyip dukkandan cikti.Faruk ilk defa bu kadar cirkin bir kiz gordugu icin Rimanin arkasindan dikatli dikkatli bakti.
…….Telaviv sehrinin kenar mahallelerinde yasiyorlardi, orasi tam tamina bir varos filistin mahallesiydi,Bir kac gun sonra Rima yine latifa hanimin dukkaninin onunden gaciyordu, Faruk disari cikip selam Verdi ve hal hatir sordu, Rima’da cok fazla ileri gitmeden faruk’a selam Verdi hal hatir sorup yoluna devam etti, Hafta sonu bir kac metre perdelik kumas almak icin tekrar dukkana gitti, bu defa biraz daha cene yaptilar, Faruk Rimaya arkadaslik yapmak istedigini soyledi,..Rima Farugun yuzune bakip,benim gibi cirkin bir kizla simdiye kadar kimse arkadaslik yapmak istemedi, kafanin icinde kotu dusunceler varsa vaz gec bu sevdadan,ben dindar bir kadinim kimsenin oyuncagi olamam deyip dukkandan cikti.Yolda yururken icine bir suphe girmisti Acaba Faruk kendisiyle alaymi etmisti ? yoksa ciddiymiydi ?....Dukkan sahibi latifa hanim komsulariydi ama bir haftadir gormemisti,bir aksam uzeri ziyaretine gitti,.Faruk da ordaydi, caylarini icerlerken Faruk niyetim cok ciddi seninle arkadas olmak istiyorum Rima dedi…..Bir hafta sonrada Rima benimle evlenirmisin diye resmen sordu……Rima duyduguna inanamadi ama teklifi Kabul etti, Faruk evlerine girip cikmaya basladi bu arada Ablasi Nada ile de tanisti ve samimi olmaya basladi.
….Bir ay icinde evlenmeye karar verdiler, Rimanin evinde sade bir nikah kiyilacak ve sonra Farugun kasabasi olan gazze’ye gideceklerdi….Nikah memuru ve davetliler gelmis bekliyorlardi Rimada beyaz gelinligi icinde Faruk’u bekliyordu ama Faruk ortalarda gozukmuyordu. Bir kac dakika sonra annesi yanina gelip kulagina bir seyler soyledi,Rima oldugu yere yikilip bayildi….Ablasi Nada Farukla beraber Kacmislardi…Ablasi kocasi olacak adami elinden kapmisti… Misafirler gittikten sonra banyo’ya girip babasinin tras ciletlerinden kullanilmamis bir tane aldi odasina gitti yatagina uzandi ve her iki bileginin damarlarini kesti..Kizinin uzgun oldugunu bilen annesi teselli etmek icin odasina girince feryadi basip dustu bayildi.Feryada kosan babasi Rimanin bileklerini siki siki bagladiktan sonra taksiye atip hastaneye goturdu…Israilli doktorlar hemen mudahele edip kesilen damarlari diktiler ve bu arada iki sise kan vererek Rimanin hayatini kurtardilar.
…….Bu defa Rima daha cok hayata kustu,kimselerle konusmak istemiyordu,Kan kardesi ablasi bile ona ihanet etmisti. Iki gun sonra taburcu edilip evine dondu.bir kac gun sokaga bile cikmadi,kendini biraz iyi hissettikten sonra komsulari Emine hanimin evine gidip beraberce kuran okumaya basladilar, okudukca rahatliyor, baska bir aleme daliyor ve kendini daha mutlu hissediyordu.bu dunyanin bir hic oldugunu farzedip kendini obur tarafa hazirliyordu,..Gunlerden bir gun Emine hanim,seni bizim Seyhimizle tanistirmak istiyorum,cok bilgili ve saygili adamdir, ben onun muridiyim eger istersen sende onun muridi olabilirsin diyerek Rimanin kafasina girdi, kisa bir zaman sonra seyhin evinde bulustular, seyhin elini optu, ordada kendisi gibi bir cok genc vardi herkes birbirine kardes diyorlardi,Seyh ve cevresi gun be gun Rimayi doldurmaya basladilar, ayni zamanda Rimaya cok sefkatli davraniyorlardi. Rima yillarca yalnizlik icinde yasamis kardesligi ve sevgiyi ogrenememisti, burda kendine gosterilen sevgiyi ne ailesinden nede akrabalarindan gormustu…Bu cemaati sevdi ve onlara katildi,cunku burda ona insan gibi davranip kisiligine deger veriyorlardi.
….Bir gun Seyh efendi Rima’yi yanina cagirip,, Bak yavrum sen bir muddet evvel intihar etmek istemistin,intihar edenin cenaze namazi kilinmaz, vede cennete bile gidemez, ama vatanin icin sehid olursan hem kahraman olursun hemde cennetin kapilari ardina kadar sana acilir, deyip kizin kafasina milliyetcilik vatanperverlik hakkinda cok seyler doldurdu.
,,Bu cemaat icinde yavas yavas Israil dusmanligini Rima’nin beyni icine islemeye baslayip beynini yikadilar, artik oda israillileri sevmiyordu onlar can dusmanlariydi. ,,,<<< Seyh;; gun gelecek bu pis yahudileri burden atacagiz, butun isgal altindaki topraklar yine bizim olacak gunu gelince icap ederse bu savasta kendimizi feda etmekten cekinmiyecegiz,hepiniz bu kutsal savasta bize yardimci olacaksiniz filistin ozgur ve bagimsiz filistin olana kadar savasacagiz diyordu..Rimanin gunlerinin cogu ozgurluk icinde gecmeye basladi,burda kendini cok mutlu hissediyordu, burda ona kimse topac kiz demiyordu.. burda onun sivilceli yuzune kimse tiksintiyle bakmadan kardes diyorlardi..
…. Yine bir gun Seyh Rimayi ka yanina cagirdi ve bak yavrum, senin bize yardim etme gunun geldi,Yarin Telaviv’e gideceksin tarif edecegim dukkandan sana bir sirt cantasi verecekler, icinde bomba olacak, bu bombayla kalabalik yahudi toplumu icine girip bombayi patlatacaksin, ayni zamanda sende vatanin icin kendini feda edip sehitlik mertebesine ulasacaksin,vede filistin halki icinde adi asla unutulmayacak bir kahraman olup cennete gideceksin,orda melekler simdiden seni bekliyorlar dedi…. Rima duyduklarina inanamiyordu, seyhi onun intihar bombacisi olmasini istiyordu,, Seyhinin elini optu helallasti, canim sizler ve filistin halki icin feda olsun dedi.
….sabahleyin sehire gitti belirli yerden sirt cantasini aldi ve arkasina asti remote kontrolunu elbisesinin kolu icinde saklayip ana caddede kalabalik bir pastaneye girdi . icerdeki musterilerin hepsi yahudiydiler, tam pastanenin ortasina gelince remota basti ve bomba patladi, kendisyle beraber 4,u cocuk olmak uzere 9 kisi oldu 35 kisde yaralandi..
….Sir.Ako. Tarafindan yazilmistir.
….Okuyanlara binlerce tesekkurler.
….20 subat 2008 sydney...[/size][/size][/size]